Çaðýn Ütopyasý

Dün Alper Gezeravcý adlý bir Türk NASA ve Elon Max yardýmý ve ödenen 55 milyon dolar yardýmýyla u/zaya gitti.

Bir Türk, bir Ýtalyan, bir Ýspanyol ve bir Ýsveçli uzaya gitmiþ fýkrasýný anlatacaðým, ama anlatmadan önce uzaya giden Alper Gezeravcý kimdir diye bir bakalým.

1979’da Mersin’in Silifke ilçesinde doðan ve babasýnýn mesleði gereði Türkiye’nin farklý kentlerinde bulunan Alper Gezeravcý lisans eðitimini Ýstanbul Hava Harp Okulu'nda Elektronik Mühendisliði üzerine tamamladýktan sonra yüksek lisansýný Dayton, Ohio'daki Wright-Patterson Hava Kuvvetleri Üssü'ndeki Hava Kuvvetleri Teknoloji Enstitüsü'nde tamamlamýþtýr.

Savaþ pilotu olarak Türk Hava Kuvvetleri'nde 15 yýl boyunca aralarýnda F-16'nýn da bulunduðu, çeþitli savaþ uçaklarýnda uçuþ deneyimine sahip olmuþtur.

Alper Gezeravcý'nýn kariyeri 12 Kasým 2012 yýlýnda FETÖ’nün Ýzmir Askeri Casusluk kumpas soruþturmasý kapsamýnda Türk Silahlý Kuvvetleri’nden (TSK) ihraç edilmesiyle sekteye uðradý. TSK’den ihraç edildikten sonra Türk Hava Yollarý’nda kaptan pilot olarak yedi yýl çalýþan Alper Gezeravcý, ihraç kararýna karþý açtýðý davayý kazanýnca Temmuz 2020’de TSK’ye geri döndü.
Son olarak, Adana'daki 10'uncu Üs Komuta Birimi'nde Standardizasyon Filosu Akademik Kanat Komutaný olarak atanmýþ ve bu görevi sýrasýnda filonun standardizasyonu, eðitim dokümanlarýnýn düzenlenmesi, pilotlarýn kontrol uçuþlarý öncesinde sýnavlarýnýn yapýlmasý gibi sorumluluklarý üstlenmiþtir.

Çeþitli haber kaynaklarýna göre, Alper Gezeravcý uzaya gönderilen ilk Türk olarak tarihe geçmiþtir. Axiom Space'in internet sitesine göre, Gezeravcý, 14 gün boyunca Uluslararasý Uzay Ýstasyonu'nda üniversite ve araþtýrma kurumlarý tarafýndan hazýrlanan 13 farklý deneyi gerçekleþtirilecek, bu deneyler arasýnda kanserden baðýþýklýk hücrelerine, alglerden propolise kadar çeþitli konularda literatüre katký saðlayacak çalýþmalar bulunacaðý iddia ediliyor.

Þimdi ben iki önemli konu hakkýnda farkýndalýk yaratmak istiyorum; ilki sadece bir hava subayý olan Alper Gezeravcý uzay yolculuðu için istenen 55 milyon dolarý nereden bulup verdi? Ýkinci konu bilim adamý olmayan bir savaþ pilotunun hangi sýfatla ve on üç deneyi nasýl yapýp, ne sonuç elde edeceði? Garip deðil mi?

Bir savaþ pilotunun 55 milyon dolar bulma imkâný olmadýðýný bildiðimize göre iki yol kalýyor; birincisi büyük iþadamlarýnýn bu parayý vermiþ olma ihtimalleri ki, iþadamlarý kendilerine kazanç saðlamayacak hiçbir þeye yatýrým yapmazlar. Çünkü bu para boþa harcanacak bir meblað deðil. Ýkinci yol, bu parayý devletin karþýlamýþ olmasý ki, bu daha akla yatkýn, devlet kendi vatandaþýnýn ilkel þartlarda, yoksulluk ve açlýk sýnýrýnýn altýnda yaþadýðýný, iki göz odadan ibaret bir evin kirasýnýn bile on bin lirayý aþtýðýný bildiði, hatta ülke emeklisine on bin lira aylýk veremediði halde, böyle saçma sapan bir iþe 55 milyon dolar yatýrmasý hangi akla hizmet? Bu durumda bir adam ve bir þöhret, devlet için özvatandaþýndan üstün görülüyor anlamýna gelir ki, bunun yorumunu da siz okuyuculara býrakýyorum.

Fýrlatma kapsülü, uzay gemisi, uzay istasyonu bize ait deðil. Ülke içinden bir adamýn 55 milyon dolara yaptýðý seyahat için sevinmenin ve övünmenin mantýðýný ben anlayabilmiþ deðilim.

Bakýn Elli beþ milyon dolar bende nasýl bir çaðrýþým yaptý; 1990’lý yýllarda seyrettiðimiz “Altý Milyon Dolarlýk Adam” filmini hatýrlarsýnýz birçoðunuz. O adam her boktan anlýyor, ülkesi için her türlü savasý veriyordu. ABD bu adama altý milyon dolarý baðlayarak bir ordunun, istihbaratýn ve birçok bilimadamýnýn yapamayacaklarýný yaptýrýyordu. Alper Gezeravcý “Elli Beþ Milyon Dolarlýk Adam”. Bakalým Türk Devleti ya da Hükümeti neler yaptýracak bizim “Elii Beþ Milyon Dolarlýk” kahramanýmýza.

Bu seyahatin baþlama sürecinden itibaren gerek TV kanallarý, gerekse sosyal medya ortamý ve sokaktaki insanlarýn bu geçici algý körlüðünden kaynaklý sevinci anlamakta güçlük çekiyorum. Sanýrým bu da kendi itibarýný yitirmiþ kimselerin küflü tarihin sayfalarýndaki atalarýnýn ara sýra gösterdikleri baþarýlarla övünmeye benziyor. Muhammed peygamber Fatih'i methetti, Fatih de Ýstanbul'u aldý gibi. Attila bütün Avrupa'yý dize getirdi, kendisine "Tanrý'nýn kýrbacý" lakabý verildi gibi.

Sanýrým bugünkü iktidarýn tek ve gerçekten övgüyle söz edilecek baþarýsý da, muhalefeti yok ederek, ihtiyaç duyacaðý ve kendisini ayakta tutacak yeni bir muhalefet oluþturmuþ olmasýdýr. Bu gerçekten taktire þayan bir baþarý öyküsüdür.

Karadeniz'de doðalgaz, Türkiye'de yeni petrol kuyularý, savunma sisteminde ÝHA ve SÝHAlar, Togglar, donanmanýn yapýlanmasý, tokiler, dört þeritli yollar, uzaya gönderilen Türk de iþin süslü vitrinleri...

Eskiler "Allah sizi bildiði gibi yapsýn" diye beddua ederlermiþ. Sanýrým bu beddua tuttu ve Allah bizi bildiði gibi yaptý. Bok kuyusuna düþen sýçan gibi çýrpýnýp duruyoruz.

Bir Türk, bir Ýtalyan, bir Ýspanyol, bir Ýsweçli uzaya uzaya gitmiþler. Ve henüz dönmemiþler.

Umarým hoþ ve mutlu kalýn diyebileceðimiz günler gelir.

20 Ocak 24
Gölcük