"Kelimelerin gücüyle dünyaları değiştirin."

Öykü

Dünya İkliminde Bir Gece

Çirkinlikten feragat, sen gibi güzelden doğma bir yavru bırakmakla olur. Öyle güzelsin ki tüm kâbusları gökkuşağının altından geçirebilirsin.
Güzelliğinin karşısında hürmetten titriyor, elleri kaftanında saklı, boynu bükük bir rezil.

Deli Tavık...

İki büyük gölümüz vardı, adları böyük ve güccük devane.
Kışın balık tutar, yazın hemi yüzer, hemi çimerdik... Bir de çocukluk ya işte, kurbağaları şişirir yarışitırırdık.
Balıklar ve kurbağalar küstüler, çekip gittiler, zaten göllerimiz de kurudu... kuruttuk...
Herbirimize ait lakaplarımız vardı, en azından

Köprüleri Yıkmak İçindi Yaptıklarım…

El eleydik birlikte olduğumuz her dakika da, her saniye de… Birbirimize dokunmak nefes almak gibi gerekliydi, zorunluydu adeta bizim için, hayat buluyorduk birbirimizin gözlerine derinlemesine bakmaktan, doyulmaz bir haz alıyorduk dudak dudağa konuşmaktan… Aşk-sevgi denilen şeyin ta kendisiydi yaşadığımız, hem de görenleri kıskandıran, nazarlara davetiye çıkaran türden bir

Karanlığın Getirdikleri

Çevremizde kara zırhlı askerler vardı yüzleri gözükmeyen. Mızraklarını bize doğrultmuş bekliyorlardı, düşmanca bakışlarını aramızdaki miğferlerin ardından bile hissedebiliyordum...

Başa Dön