• İzEdebiyat > Deneme > Düşler |
541
|
|
|
|
Bir uçak veya bir gemi... Bizi onlardan ayıran nedir ki? |
|
542
|
|
543
|
|
|
|
Kimse hak ettiklerini yaşamaz ki.
|
|
544
|
|
|
|
Hic yanima gelmeyenim.. Hic ama hic beni terketmeyenim...
Hic acmayacakmisin kenetledigin ellerini? Salivermeyecekmisin beni, hapsoldugum senden...?
|
|
545
|
|
|
|
Ben bir küçük zavallayım. Ne hayatı değiştirmeye gücüm yeter, ne de yok etmeye... |
|
546
|
|
|
|
..bir yer var bilmediğim ama bilmiş gibi yaşadığım bir yer var!! |
|
547
|
|
|
|
anlamsız düşünceler her zaman heryerde üretebilirsiniz daha çok ürettiklerinizin en gereksizi gibi görünse bile... |
|
548
|
|
|
|
Ben aslında iki lafı bir araya getiremem. Ama sen yok musun?
Bana hep meçhule şiirler yazdırıyorsun.
Ne künyeni biliyorum, ne adresini.
Bir kez ezberledim ya sesini.
Kalbimde vuruyorsun, kulaklarımda çınlıyorsun…
|
|
549
|
|
|
|
Ey gül dibaceli adı dilimde pelesenk olan can!
İçimde, lif lif olan aşk salkımının her birinin ucunda, bir gül asılı. Gamzen, zaten ayrı bir sevda faslı iken, bu firar nerden esti aklına. Hasılı,gittin ardında bir yangın yeri bıraktın. Yüreğimdeki yemyeşil sevda ormanlarını baştan başa yaktın.
|
|
550
|
|
|
|
Bir yürek ne çok sevgiyi barındırıyor içinde...ve bir insan, ne çok insanla özdeşleşebiliyor. Ne mutlu o insana. |
|
551
|
|
|
|
ÖLÜM TATLI BİR TÜRKÜDÜR,
MARTI ÇIĞLIKLARIYLA,
SONSUZ DENİZDE... |
|
552
|
|
|
|
....Sende bilirsin ki sevgili, arkadaş, dost….Ne kadar korkulursa korkulsun, yenilgi bilinse de bilinmese de, her yolun, her oyunun, her masalın sonuna varmak var. Sona varmak. Sana varmak, sobelemek, yakalamak, tutmak.. |
|
553
|
|
|
|
içimi dolduran anlamsız düşüncelerimi paylaşmak istedim. |
|
554
|
|
|
|
Bugün, günlük güneşlik bir hava var. Mevsimlerden ilkbahar. Sen yoksun ya!İçimde sonbahardan kalma kırıntılar. Bu yüzden olsa gerek, günlük güneşlik şarkılar söyleyemiyorum.
|
|
555
|
|
|
|
güzel replikler bunlar..en azından benim için.. |
|
556
|
|
557
|
|
|
|
'-bitecek birgün biliyorsun.Aslolan neydi?
-bitmesine ne kadar var üsüyorum moruk.kahrolasi duvarlar ah o sıvasını dökmeyi bitiremedigim duvarlar!
-bitmeyen ne gördün azizim ne gördün!
-ilmegim kaçtı,ağlıyorum sanirim.
-bir şiş düzeltirmiydi seni?
-soğuk bir metal mi?' |
|
558
|
|
|
|
Hangi aynada tozlanmış bir ruhu yakalasak, ardında biriktirdiği acılara tanık olmamak elde değil../Acıysa kendi içinde bir aşkın en baskın hali olsa gerek yüzümüze yansıyan.. |
|
559
|
|
560
|
|
|
|
Bu şehirde ne taç var, ne tacdar; ne şah ne padişah.Geride bırakılmıştır, yâr ağyar. Olanları ne tarih yazar ne roman. Sadece, bir zamanlar, o sakinler de arzı çiğnerdi. Alna değince ölüm meleğinin busesi. Ömür hitama erdi. Bir sala sesi… Mukassi bilinen meçhul şehre başlayan yolculuğun ilk karesi. Hu sesi hıçkırık sesine karıştıktan sonra dar bir geçitten geçildi bu şehre. Revaklarından revnakların sızmadığı karanlık belde. Ne avuçta var ne elde.
|
|