Yüz kitabý bölüm 7 devam 3

"Bu politikacýlarý anlamak çok zor." dedi Kamil Irgazoðlu.
"Meclisteki þu kavgalarýna baksanýz,her ay yeni bir milletvekili seçimi yapmanýz lazým müsteþarým"
"Bence sen biraz zayýflasan diyorum,kamil" dedi müsteþar.
Kamilin suratý bir anda allak bullak olmuþtu.Ne diyeceðini bilemedi bir an.Ýþin kolay yoluna kaçýp,kendince nüktedan bir cevapla savuþturdu müsteþarýn eleþtirisini.

"Haklýsýnýz müsteþarým,haklýsýnýzda,ne yapayým karým çok iyi bakýyor bana yahu"
Müsteþar hafif bir tebessümle kamil'in yüzüne baktý.
"Bak þimdi sende piþkinliðe vuruyorsun,o halde politikayý öðrenmiþin kamil efendi"
deyip kahkayý bastý.

Orta halli bir kasabadan gelmiþti Kamil.Ankaranýn havasýna bir hayli yabancý kalmýþtý epeyce bir süre.Sonra, Hýsým,akraba,köylümüz derken bir þekilde Aydýn Tacoðlu'na ulaþmayý bir þekilde baþardý.En baþlarda yanýnda bir görev vermeyi red etti müsteþar.Kolaymýydý öyle koskaca müsteþarýn yanýnda çalýþmak.Çantasýný bile taþýsa herþeyin bir liyakatý olmalýydý Tacoðluna göre.Sonra politikaydý bu.Çevrede bir sürü çakal kendisinden bir þeyler koparmak için fýrsat beklerken,hata yapmaya kesinlikle lüksü yoktu. Kolay gelmemiþti buralara.Bu çaðda,bu zamanda memleketin en önemli bakanlýðýnda müsteþar olarak görev yapmaktaydý.Çoðu zaman evine bile günlerce gitmediði olmuþtu.Toplantýdan,toplantýya koþuyordu.Klasörler dolusu evraklar,yazýþmalar alt bürokratik kadro ile cebelleþmeler.Mevzuatlar,genelgeler hemen herþey katlanarak ve büyüyerek üzerine bir çýð halinde akýyordu sanki.Ankarada okuduðu yýllarda daha idealist bir adamdý.Paraya fazla önem vermesede yoklukla geçen çocukluðu ve gençliði ona ticari bir kafa zehir gibi bir denge mekanizmasý katmýþtý.Uzun öðrencilik yýllarýndan sonra,siyasetin içerisinde piþmek ve kamile dediði gibi piþkinleþmek kolay olmamýþtý.Ona göre psikolojik anlamda bir sýnýrý yoktu.Ýnsan kademe kademe ya daha çok ahlaklý bir yaþama doðru yol alýr ve hayatta yaptýklarýndan ödün vermeyerek böyle bir sýnýrsýzlýðý seçer yada kademe kademe daha da piþkinleþir bu piþkinlikte kendine yine yeni bir sýnýrsýzlýk seçerdi. Politika her ne kadar iþleyiþ gereði belli kurallar manzumesi etrafýnda dönsede,zeki ve ihtiraslý insanlarýn kendi seçtiði sýnýrsýzlýkta tatmin olabilecekleri alaný en geniþ þekilde önlerine seren basamaklarý,yükseliþlerinin nihai hedefleri belli en iyi koridordu.Makam,mevkii gibi insanoðlunun peþinden koþtuðu herþeyi dikkatli ve sabýrlý bir nefesle takip ettikçe kendisine veriyordu. Ama hataya yer yoktu bu dünyada eskilerin politika anlayýþý yerle bir olmuþ Aðýzdan çýkan herþeyin ölçülerek,tartýlarak sarfedildiði dengeler üzerine kurulmuþtu herþey. Bu yolun baþlangýcýnda dikkat ve denge varken ortalarýnda daha geniþ yetkiler ve baþlangýca hükmetme sanatý yerini alýyordu.Daha da ilerisinde ise; daha büyük bir güce kavuþurken bu seferde farklý güçlerin temsilcileri ile olan kaldýraç sanatýný iyi tanýmak ve ona göre yol almak gerekiyordu.Kim ne derse desin herþeye raðmen bu puslu,sisli havada yol almak gerekliydi.Aþaðýda durmadan mýzýldayan ve çýkan her kanunun her yönetmeliðin önünde mýzýldýyarak tepinip duran yukarýda ise; Sana gideceðin yolu aþaðý yukarý belirlemiþ iradelerle kol kola bir meydan savaþý sunan bir yoldu bu.Aydýn Tacoðlu müsteþar kalmayacaktý.Yanýnda bulunan bir çok salak ve asalaktan farklýydý o.Bir þekilde bu çarkýn diþlilerinden kendini koparacak.Yukarýda en tepelerde bir yerlerde yer alan daha büyük çarkýn parçasý olacaktý. Temsil ettiði çarkýn kendisi ile inatlaþan tüm diþlilerine elinden geldiðince gücü yettiðince can hýraþ bir þekilde saldýracak yukarlarda olan büyük diþlilerin mutlaka dikkatini çekecekti. Bu yüzden en baþýndan beri kendisine gelen hýsým,akraba yada köylü tanýdýklarýna pek yüz vermiyordu.

Kamil ise biraz farklý bir adamdý.Týknaz ve kýsa boyu ile Aydýn Tacoðluna sempatik görünen bir yaný vardý.Baþta kabul etmedi onu.Ama bu adam diðerlerinden daha bir arsýz daha bir inatçý çýkmýþtý. Kapýsýný aþýndýrdý aylarca.Sonunda kabul etsede ona hiç bir zaman ýsýnamadý. Onda sevdiði tek yan her nasýlsa düzenli ve tertipli bir adam olmasýydý.Kendisinden hiç beklenmeyecek ölçüde tüm hengame iþleri belirli bir düzen tertip içersinde Ona iþini kolaylaþtýrcak bir þekilde sunuyor.Bütün angarya iþleri ve de çantacýlýðýný iyi yapýyordu. Bunun dýþýnda kulaðýnýn aþaðýdaki diþliden gelen seslere delik olmasýda Aydýn Tacoðlunun inatlaþan ve mýzmýþlaþan bürokrasi ile savaþýnda katký saðlýyordu. Kamil Irgazoðlu çok akýllý bir adam olmasa da müsteþarýn iþini görebilecek bir kapasiteye sahipti. Biliþim ve Teknoloji Bakanlýðý gibi bu zamanýn en önemli bakanlýðýnda müsteþar daha yukarýlarýna gitmek için sarf ettiði mücadelede bir gün aþaðýlarda kalacaðý sadýk ve minnettar Kamil Irgazoðluna her zaman ihtiyaç duyacaktý.

Meclisin yolunda yürürken Kamilin elindeki dosyalarý uygun bir yere koyarak,arkasýnda kaldýðýný fark eden Müsteþar Kamil Tacoðlu merakla geriye döndü.

Kamil aniden kendisine gelen bir telefonu dikkatli bir þekilde dinliyor ve herhangi bir þey söylemiyordu.