Bazen seversin hem de çok seversin. Ve özlersin aradan geçen yıllara inat unutmayarak. Olur böyle bazen.
İşte şu an tam da şu an ben seni özlüyorum. Acıkınca yediğim ekmek gibi, susadığımda içmeye doyamadığım su gibi, daraldığımda aldığım nefes gibi, derinine daldığım deniz gibi ihtiyaç duyuyorum sana. Yaşamam için elzem herşey gibi ihtiyacım var sana.
Ve seni duymak istiyorum. Dalgaların kıyıya çarptığında çıkarttığı ses gibi, rüzgarın yüzümü yalayıp geçtiğindeki uğultusu gibi, martıların denizin üzerinde attıkları çığlıkları gibi, yağmurun her camıma vurduğunda ki tıpırtı gibi kulaklarımın sesini duymaya ihtiyacı var.
Bazen de umarsızca sevdiğini , onun da senin kadar seni özlediğini umarak beklersin. Aynen şu an benim yaptığım gibi. Tam da şu an senin de beni özlemiş olmanı diliyorum. Öyle ki durduğun yerden dön ve bana bak. Sadece dön ve bak. Beni görmesen de bana bak. Beni özlemesen de beni ara. Beni sevmesen de beni hatırla
] ]
Bazen...
Bazen de umarsızca sevdiğini , onun da senin kadar seni özlediğini umarak beklersin. Aynen şu an benim yaptığım gibi.