Desene ne yaptığını bilmeyen adam neye yarar ki? Bilmem belki bi işe yarıyordur ama bu yeteneği kendisi tarafından keşfedilmelidir. Bu kişinin kendi sorunudur. Ağlayacağı ya da güleceği olaya kendi karar verir. Ama ben kendi kararlarımı neden veremiyorum. Veya neden verdiğim kararı maximum 10 dakika uygulayabiliyorum. Çok dar bir çerçevede düşündüğümü keşfetmem belki buna bir çaredir. Çoğu insan ot gibi gelip ot gibi gider. Ama ben misafir olduğumuz dünyada çok büyük işlerle uğraşmak ve dünyaya şu an hakim olan güçlerin hepsinin ipini elimde bulundurmak istiyorum. Belki bu çok büyük bir amaç. Belki de bir kuruntu... Ama kuruntu dediğimiz şeyin aslında umudun bir kardeşi olduğunu biliyorum. İşte beni ayakta tutan da umutlarım.Neden bu kadar büyük düşünüyorum? Sebebini hala bulamadım. Çünkü bu soruyu kendime ilk defa burada soruyorum. Kromozomlarımda bulunan heyecan ve macera tutkunluğum beni ilginç ve gizli şeylere itiyor. Evet, ben kendimi başka bir konunun ilginçliğine yönlendirirsem alakam buna yönelenek. Demek ki kendime seçtiğim yol aslında medyaya aşina biri olduğumdan medya tarafından bana işletilmiş olan bir hedef. Düşündüklerim içimdeki hisleri harekete geçiriyor. Ben düşnmüyorum. Medya düşündürüyor. Etkilendiğimi anlamadan hemen işe koyulup, elimden geleni yapacağıma, sadece izliyor, uzaktan kendimi kocaman bir kayanın üzerindeymişim gibi görüyorum. [Hani filmlerde olurya]Bu da benim kendimi büyük görme hastalığım.Ve izlediğim onlarca türk filminin doğurduğu sonuç.
Ha bi de şu var! Hergün yurtta sigara içiyorum. Yasak olduğu halde. Ama içtikten sonra da kendi kendime pişman oluyorum. Bunu neden yapıyorum ben de bilmiyorum. Bir an önce derslerimi belli bir düzene sokup, harekete geçmem lazım. Yani kendimi derslerime odaklayıp, bir yerde kendimi kandırmam lazım. Kendi kendime söz veriyorum: yerusalim de gizli olan 11 kuralı her zaman her yerde ve herkese karşı kullanacağım. Üzerine eğildiğim konu gerçekte benim hayatımın ve geleceğimin bir teminatıdır. Daha fazla başarı ve daha fazla heyecan için bunları kullanmalıyım. İleride bu prensipler bana yol gösterici olacaktır. Belki de beni favori yapacaktır. Ayrıca vücudumun sol tarafımı işlek hale getirmek için hiçbir şey yapmıyorum. Konu öneme layık olduğundan ilgi bekliyor.
Akşamın üzerine çöktüğü Balıkesir de Zonguldaklı Ömer ERDOĞAN dolaşırken aklıma Ömer in şu an da yaşadığı hayat geldi. Ve üzerinde düşünmeye başladım. Etkilendiğim ilk şey Balıkesir e babamla ilk geldiğim günün hafızamda canlanmasıydı. Hani derler ya insanın duygusal anlamda etkilendiği şeyler hafızanın en değerli yerinde saklanır da ömür boyu unutulmaz diye! Bir diğer ifadeyle kendine yaşatmak. İster iradi olsun ister gayri iradi. Çok doğru bir laf. Herkesin yaşadığı ve unutamadığı bir veya birkaç belki de onlarca hikayesi vardır. Kendime olan güvenim bazen sırf bu yüzden sarsılıyor. Önemli olduğunu düşündüğüm bir başka huyumun da düşünmeden hareket etmek olduğunu söylemem herhalde fazla olmaz. Kendimizi yargılıyoruz burda abisi! Yolda yürürken attığım adımın bile hesabını yapıp bizlere nelere mal olabileceğini hesap etmemiz lazım......
