ay dolunay,
yıldız işlemeli gök efsunlu
altında bir seni bildim
birde
kızıl güllere, eflatun öpüşlere aç,
ağlayan çocuğu
zincirlerde çiçek açınca
yeniktim
yenilgimi kabullenecek kadar yürekli
gecenin dördünde
gözlerini gördüm
ustaca oynuyordun
acemice vuruluyordum
başkasının acısı gibi göğüsledim senle gelen her şeyi
kızıl güllere
eflatun öpüşlere hasret çocuk ağlıyor yine
göğüs cebinde saklı son sigaranın közü düşmüş tenime
tiryakiliğin çaresizliği gibi çığlıklarım
bölüşüyorum yalnızlığımı lokma, lokma
soğuk yatağımda
sıcak bir tas öpüşünle ısınıyorum
kıyılarında geziniyor
dalga dalga vuruluyorum
tepeden tırnağa sana kesilmiş
taze bir sabahım
burcu burcu yasemin kokuyor ellerim
yüzümden okunuyor adın
susamışım, kanamıyorum
dişlerimi bileyip sarılıyorum sana
bir kelebek ömrüm var
bir kaplumbağa kadar ağır adımlarım
yolları değil, aşkı uzatıyorum
tut ellerimden
sana adanmış bir hayatı
maviye ulanmış günleri uzatıyorum
eflatun öpüşlere hasret çocuğu geçmişe küstürüp
kollarına bırakıyorum
Elçin ORHAN
06/07/2004
