"Hayatta en komik şey, insanların ciddiye aldığı şeylerdir. Özellikle de kendilerini." — Oscar Wilde"

Küçüğüm

Yağmur damlası mı düştü gözüne; Niye ıslak, ıslak baktın küçüğüm? Şeker kaymak bal mı küstü sözüne; Dil vurup sinemi yaktın küçüğüm?

yazı resim

Yağmur damlası mı düştü gözüne;
Niye ıslak, ıslak baktın küçüğüm?
Şeker kaymak bal mı küstü sözüne;
Dil vurup sinemi yaktın küçüğüm?

Azrail canımı gelip almadan;
Yaşamak isterim sensiz kalmadan.
Pürneşe içine beni salmadan;
Çakmağı üstüme çaktın küçüğüm.

Dağların başında deli yel gibi,
Uzaktan esersin sanki el gibi.
Mavi denizlere akan sel gibi:
Çağlayıp gönlüme aktın küçüğüm.

Sevgini söylerken sözün aması;
Bu sevdanın dikiş tutmaz yaması.
Deldi şu bağrımı dilin kaması:
Vurup ciğerime kaktın küçüğüm.

Feyzi’yim söyledim seni anınca,
Ferman dinlemiyor yürek yanınca.
Bir buse almaya geldim sanınca:
Al yanağa gül mü taktın küçüğüm?

10 Temmuz 08 / Ank.

KİTAP İZLERİ

Engereğin Gözü

Zülfü Livaneli

İktidarın Göz Kamaştıran Işığı ve Bir Hadımın Gözünden Saray Zülfü Livaneli’nin, okurunu XVII. yüzyıl Topkapı Sarayı'nın loş ve entrika dolu koridorlarına davet eden romanı "Engereğin
İncelemeyi Oku

Yorumlar

Başa Dön