merhaba sevgilim.
bugün yalnızlığımın 14.günü...saksıdaki çiçeklerin neredeyse solmak üzere.bir matem havası soluyor ranzam.
yaşadığını iddaa ettiğim her şiirin gün ve gün öldüğüne şahidim artık...bir bir siyaha boyamaktayım kağıtları ve masamdaki ayrılık beyannamen çok daha can yakıyor şimdi...
nedir bir ayrılığın en mantıklı nedeni? peki nedir özlemenin kayda değer getirisi.şiirler şarkılar...ne denli tesellisidir ki...abanıyorum çaresizliğime.
nedir bir aşkı yerinde tutabilen o efsunlu cümleler.neredeler şimdi ümitlerim...hayallerimiz neredeler...gidişin kaderime en derin imzasını attı ya,felek dediklerine küfr etmiyorum...uğruna yazdıklarımı silmekteyim...unutmak arzusundayım anılarımızı,seni sevmemek zorundayım...şiirler şarkılar öldürmekteyim içimde diri diri...şiirler ölür mü deme sevgilim! eli yok ayağı yok işte arda bıraktığın nedenlerinin.sen benim yaşama nedenim, sebebim! ne kıymeti var ki şimdi sensiz, yazılanların yazılacakların...ahmet arifin, atilla ilhanın, sabahattin ali nin safonun...ölüyor birer birer sevdiğin şiirler şarkılar...ölmekteyiz sevdiğim ağır bedeller vererek tarihe...
KİTAP İZLERİ
Tutunamayanlar
Oğuz Atay
Tutunamayanların Edebi Ayaklanışı Oğuz Atay'ın anıtsal eseri "Tutunamayanlar", 1972'de yayımlandığında Türk romanında bir deprem etkisi yaratmıştı. Yarım asır sonra bile, bu sarsıntının artçıları edebiyat dünyasında
İncelemeyi Oku