"Yeni yıl kararlarını tutmanın en iyi yolu, onları hiç almamak... ya da en azından, kimseye söylememek." – Oscar Wilde"

Son Çağrı

İffetsiz bir akrostiş düğünü, bu sefer ikincilerde. Sana doğru doğmakta, kızıl havaları seyretsen bile. Atma, Haşim, gün çoktan akşam oldu.

yazı resim

Aman, her şey boş, vallaha boş. Vapur en son ne zaman kalkıyor, ondan haber ver bana. Uyumaktan daha güzel şey yok, ben bunu bilir, bunu söylerim sana.

Kızın rüyasında; o bir gün gelmeyecek işine, hiç haber vermeden. Issız dünyasından kimsenin haberi olmadan. Uyuya kaldı zannedecekler veya hiçbir şey düşünmeyecekler. Kimse ilk başta önemsemeyecek, zaten hiçbir zaman önemsenmedi. Arayan bile olmayacak, kimse numarasını bilmezdi zaten.

Ama sonra bir gün haberleri olduğunda… Kim bilebilirdi diyecekler, onun o olduğunu, bizimse biz. Aynı bizden biriydi, farkımız yoktu hiç. Senin benim gibi, sıradan ve sessiz. Adsız. Kim bilebilirdi onun o olduğunu, bizimse biz…

İffetsiz bir akrostiş düğünü, bu sefer ikincilerde. Sana doğru doğmakta, kızıl havaları seyretsen bile. Atma, Haşim, gün çoktan akşam oldu. Kirli sokaklarında İstanbul’un güneş soğuk ve alçaktan battı. Ah, bu son fasıl…

KİTAP İZLERİ

Nohut Oda

Melisa Kesmez

Melisa Kesmez’in ‘Nohut Oda’sı: Eşyaların Hafızası ve Kalanların Kırılgan Yuvası Melisa Kesmez, üçüncü öykü kitabı "Nohut Oda"nın başında, Gaston Bachelard'dan çarpıcı bir alıntıya yer veriyor:
İncelemeyi Oku

Yorumlar

Başa Dön