Hayat bazen aydınlık, bazen karanlık
Biz ikisini de yaşadık
Yaşadık ve bitti!..
Güneşi yerine astık
Bulutları göğe yapıştırdık
Çok şükür ıslanmaktan da kurtulduk!..
Daha ne bekliyoruz ki hayattan
Dünyayı küstürdük
Yeryüzünü alt-üst ettik
Değerleri tükettik
Var olana kurşun sıktık
Yarınlar için ne oksijeni yedekledik
Ne tohumu sakladık
Düşmanlığı körükledik
İnsanı insana öldürtdük...
Ve dedik ki dünyaya:
Biz senin kıymetini bilemedik
Başının çaresine bak
Dön kendi ekseninde
Biz bildiğimizi okuruz!..
-Yolun iki ucu açık
Sonsuzluğu gösteriyor tarih!..-
Karanlıkları yırttık, çiçekleri ağlattık
Dağları devirdik, yeşili öldürdük
Ağaçlar idam mahkumu
Soy ağacı yasta -börtü-böceğin külü savruldu-
Yıkık umutları çoğalttık
Üzerlerine yeni şehirler kurduk
Ve o şehirleri ömürlük sandık!..
-Yanık ellerinle
Körelmiş gözlerinle
Sahte kalbinle daha ne istiyorsun
Ey insanoğlu
Günahkârsın unutma!..-
Sebepsiz ağrıları da çoğalttın
Ben zararda, sen firarda
Bu ortaklık son bulsun
Anılar cam kırıkları arasında
Ve ben,
Seni dünde ki gibi hiç tanımamış olayım
Kesilen ağaçlar dikilse bile...
Ankara/30 Kasım 2014
Rukiye Çelik