Sanma ki yepyeni aşkların peşindeyim
Bıraktığın yerde, bıraktığın halde
Aynı heyecan, aynı heves ve aynı sadakâtle
Umutla, arzuyla, özlemle
İnatla bekliyorum…
Gözbebeklerimde resimlerinin en seçkin karesi
Avuçlarımda kaçmaya yeltenen anılar demeti
Dudaklarımda ismin harf harf şekilleniyor
Kalbimde prangan, gözlerimde bağ,
Senin müebbed tutsağın olarak hüküm giymiş
Yani ben, hep o bildiğin adam
Halâ sana sırılsıklam sevdâlı
Dağlara, taşlara haykırdığım yokluğunu fırlattım boşluğa
Dosttan düşmandan bir medet, yok o da yok…
Tedbirim takdire bir türlü uymuyor
Kayalara kazıdığım hiç silinmeyecek adını hatmedercesine
Okuyorum…
Deniz kuşları şarkılarıma eşlik ediyor
Köpük köpük dalgalar nakaratlarımı tekrarlıyorlar
Çakıltaşları ritim tutuyor yalnızlığıma
Kumların üzerine hiç okunmayacak bir destan yazıyorum
Senle başlayıp senle biten.
Bir imbat katarı çok uzaklardan kokunu getiriyor
Efsunlu bir dirilişle kıyama kalkıyorum.
Gökyüzünde saç kıvrımlarını yansıtan dolu dolu bulutlar
Beyaz gecelerimizdeki kadar aydınlık.
Birazdan inecek yağmurla geleceksin biliyorum
Toprağa değen rahmet gibi bereket getireceksin
Şevvâl akşamlarındaki yalnızlığıma…
http://ferahnak.wordpress.com/2010/08/23/yagmuru-beklerken/