80" li yıllardan itibaren her türk filmi ve dizisi Zengin kız fakir oğlan/Fakir kız zengin oğlan ikilemi dahası kompleksi içinde işlenip,yazılıp,çizilip oynanıyor..
Dahası da var fakir kız/Fakir oğlan her neyse sırf zengin olabilmek için ya oğlana piyangodan milyonlar çıkıyor/Kumardan bir gecede zengin olmalar,ya da kız mıymıntı halden prenses boyutuna yükseltilip durum eşitlenmeye çalışıyor/ ya da kızdaki billur gibi ses birden keşfedilip şöhret haline getiriliyor...Bir nev"i statü değiştiriliyor..
Her filmde zengin olan daha mutlu gibi bir düşünce veriliyor.Nasıl bir düşünceyse artık.Yaşarken fakirin doğallığını seviyorsun , eğlenirken zenginin şatafanı kullanıyorsun..
Hala da bu furya devam ediyor..
Ekonomi değişiyor, düşünceler değişiyor, sınırlar çiziliyor bu saçmalık devam ediyor..Nedir bu eziklik anlamış değilim.
Şimdi herkes zengin olsa sırf aynı ezikliği yaşattırmak için birileri yine fakir bırakılacak..Tamam anladık 80" li yıllar acı doluydu, darbe vardı memlekette...Ya şimdi ...
Sinema eğitimi alan insanlar bile bu furyaya dahil..Çok azını ayrı tutuyorum...Yaz bir özgün senaryo da gözlerimiz sulansın,içimiz erisin, kahkalarımız yükselsin, tebessümlerimiz süslesin evlerimizi..Konuyu biraz da sevdaya getireceğim, orayı bağlayamadım..
Mesela Amerikalı bayanın Konyalı /Ya da başka bir şehir ( net bilmiyorum) çobanla ( asla küçük görmüyorum) olan evliliğini senaryolaştır..Hem kadında zengin değil..Evet ciddiyim okumuştum internet sayfasında..Yapta göreyim filmi.Çıkarsana modern bir Leyla/Mecnun.Sevdaya dair bilinen duvarları yıksana..Kaldırsana sınıfları..
Kaldırsana aptalca zengin hep mutlu olur imajını/yıksana zenginlere özgüdür eğlenmek, mutlu olmak algısını.
