Kaşların çatılmış gözlerin silah,
Karşımda öfkeyle durduğun yeter.
Kalbime yaptığın haksızlık günah,
Yoluma kaygılar serdiğin yeter.
Sevdamı döndürdün kan davasına,
Ne kadar düşkünsün cenk havasına?
Dumanlı bahtımın aşk ovasına,
Beddua kentleri kurduğun yeter.
Hoşçakal demeye varmıyor dilim,
Sırrını çözemez kalpteki ilim.
Yoluna serdiğim duygudan kilim,
İçine sitemler sardığın yeter.
Büyülü düşlerin düştüm peşine,
Sevmesem duygumun sende işi ne?
Zavallı gönlümün dertli başına,
Ateşten çoraplar ördüğün yeter.
Yüreğim yağmurlu gözlerim kuru,
Derdini açıkla gizemli peri.
Sevdana düştüğüm günlerden beri,
Kalbimi çiğneyip kırdığın yeter.
İkimiz içindir kurduğum cennet,
Gönlünde dargınlık, beynimde cinnet,
Mecnunu ağlatır ettiğim minnet,
Melekte şeytanı gördüğün yeter.
Mehmet NACAR
]
