Ben Sana Kedim Derdim!

her aşk bir kedidir,bir gün çıkar gider ülkenizden...

yazı resim

kedim derdim

prefix = o ns = "urn:schemas-microsoft-com:office:office" /

Hatırlarsın, sana kedim diyordum

Bir saçağın altında bulmuştum gözlerini

Yavruydun

Yağmur yakışıklı adamlar gibi

Sağanak tecavüzler etmişti düşlerine

Ellerimle ıslak bedenini sarmıştım

Sarılmıştım sana uzun uzun...

Beni bıyıklarımdan tanırdın,tanıdığın tüm kuşlar

Ellerimde yaşardı

Salkım üzüm zamanıydı,güz zamanıydı

Arabalarda belli belirsiz bir parmak,

Bedeni olmayan bir parmak buğulu camlara

Adını yazardı...

Sana kedim derdim hatırla!

(Gece indiğinde şehre)

O soğuk bakışların usulca geceme inerdi

_korkunç yaralarım var!desende gülerdim,

boynun saklıydı,

bir sır gibi kapalıydı boynun!

Biz günah satın almıştık geceden;

Sonra, sabahınköründebirden ısınırdın,

Kudurmuş bir soba inerdi odaya.

Üstümüze tam oturan bir sevda-

Yaşam köpeğine kurban damıtılmış bir aşk yada!

Aşk geceye inerdi,soba ısınırdı sularda

Kurtlar aç gelirdi,

İçlerinden en genç olanı ısırılmış boynundan tanırdık

Birden lambalar yanardı

Hatırla! Sarı sarı lambalar,

Aşk gibi güz gibi lambalar...

Sana kedim derdim

Kurtlar en büyük düşmanımdı,

Fıkralara ağlardın

Acıklı filmlerde

kan revan kahkahanı komşular duyardı

esnaf ve liseli kızlar için için,

kahpece kıskanırdı güzelliğini

hani bir yürüsen-yada şöyle bir savursan

saçlarını kan revan ihbarlar yağardı karakola

oysa aşk içime çoktan yağmıştı

kardan askerler:__vakit yok.demişti

kapımda yaşlı kadınlar;

beddualar kan revan!

Mektuplar yazardım uzun uzun,

Sonra postahane ye haçlı seferler,

Dönüşüm acıklı-dönüşüm küfürbaz!

Bilmezdim;alınmazmış hiçbir devlet binasına köpekler!

Sana kedim derdim hatırla,

Mektuplar yakardım uzun uzun...

(Bir kış sabahı)

aralık ayı bizden kurban istedi;

Noel ağaçlarına,papatyalara ve geyiklere

Ve güllere ağlamıştık uzun uzun...

Sen bir ara camdan baktında-hani

Silkelendin ya yerinden

Hani son düşlerimizi satıp,aşk üstüne

Mavi sevdalar üstüne bahisler oynadığımız

O aralık ayınaiçinden küfür etmiştin.

Ellerimiz satılıktı-masum şiirlerimiz-

__aç kalma korkusu hiddetlidir derdin

lambalar sönerdi

ahh fakir aşk gibi,güz gibi faturalar!

Sana ben kedim derdim

Aralık ayı

Ve noel ağaçları ve güller düşmanımdı!

(Rüyamda )

Ölü bebeklerden arınmış bir şehir görmüştüm

Ki-

Rüyalar en renksiz kalbin gökkuşaklarıysa-

Tüylü,allı pullu konsomatris kadınları düşündüm !

Malınımülkünü satıp, pavyona giden adamları

Aşk mı çeker çamura?

Öyleyse

Atkahkahanı konsomatris kedim!

Uzak kentlerin şehvetli rahmine kaç!

Seni zengin bir züppe kapatması yapsın

Ve düşlerin ağlasın kırmızı gecelerde

Sana ben kedim derdim;

Sana uzun uzun sarıldığım o saçağın altına

Lanet olsun!

Kahrolsun üzüm zamanı-güz zamanı!

Yoktu gökkuşağımız,sığınacağımız bir evimiz

Yoktu!

Olmayan geleceğe öfkeli kılıçlar çekerdik

Çünkü savruldu yapraklar -

Henüz bitmemişti hicran mevsimi

Ve yaşamak ;sancılı bir doğumun

Ölü ceninlere isyanıydı!

Ben dilsiz bir papağandım

Ben bir cılız boğaydım,

Kırmızıyı da severdik biz/ Arenalarda yitirdik düşlerimizi....

Yatağımda

Emin değildim ama bir yılan vardı

Şarabı seven,imansız,kitapsız kara bir yılan

Vardı .

Koynuma

Şarkılar gibi sokulurdu

Aşk gibi uzanırdı

Yüzüme tükürmüştü-

Beni parçalara bölmüştü

Yatağımda ince bir sızı gibi yılan vardı.

Kölelik kalktığından berisaklanan o yılan

Kitaplara en ihtiyaç duyduğum bir anımda

Kulağıma acıklı şarkılar kustu!

Beni acıya teslim eden,düşmana teslim olan bir yılan vardı...

Bu yürek ondan efe türküleri öğrendi;

Hayata kafa tutmayı,aşkla kafayı bulmayı öğreten o yılan

Tamkurşunyağdırmaya başladığımda

Öyle bir küfür etti ki şehre-

Efeliğim şarkılarda kaldı...

Vuruldum aşkın sokağında-şiirler kaldıcebimde!

Sevdamı köpeklere yem eden bir yılan vardı hatırla!

Sana ben kedim derdim ,

Bir ölüm vardı aramızda...

kedinin yanıt mektubu;

bir tren geçiyor

bir aşk seçiliyor mahşerden

şu viran yatağın üstünden kalk ta

çatsın kaşlarını çirkin gölgen...

eğer uyanırsan bu gafletten

söylenenler gücüne gitmesin-

ki-

söylenmeyenler daha kahpece dir,

daha bir ihanettir...

bir kentuyanıyor hastalıklı,

ve tedirgin

bir şiir doğuyor rahmimden

Bir rüya-bir masal seçiliyoro trenin içinden;

O tren ki en sert fırtına da bile

En hızlı kaçışımdır aşk krizinden...

Hoşça kal...

Başa Dön