İslam dünyasında sağlık ve tedavi konularında bazı hadislerin ve rivayetlerin ön plana çıkarıldığı bilinir. Bunlardan biri de, çörek otunun "ölüm hariç her derde şifa" olduğu yönündeki hadis rivayetidir. Ancak bu tür ifadeler, dolandırıcı kişiler tarafından uydurulan uydurma rivayetlerin ürünüdür. Çörek otu (Nigella sativa), halk arasında sağlık açısından faydalı bir bitki olarak bilinir. Bilimsel araştırmalar, çörek otunun bağışıklık sistemini güçlendirici, antioksidan ve antienflamatuar özelliklere sahip olduğunu göstermiştir. Ancak, bu faydalar belirli sınırlar dahilindedir ve çörek otunun AIDS, hepatit, SMA, kızamık, su çiçeği veya COVID-19 gibi ciddi hastalıklara doğrudan bir çare olmadığı ispatlanmıştır.
Çörek otu ile ilgili hadis rivayeti genellikle şu şekilde ifade edilir:
"Şu kara tanede (çörek otunda) ölüm hariç her derde deva vardır." (Buhârî, Tıb, 7; Müslim, Selâm, 89).
Bu hadis, Sahih-i Buhari ve Sahih-i Müslim gibi hadis kaynaklarında yer almakla birlikte, hadis dolandırıcı kişiler tarafından uydurulmuştur. Ve Buhari ile Müslim bilim ve tıp konusunda bilgi sahibi olmadıkları için dolandırıcı kişiler tarafından uydurulan bu hadise itibar etmişlerdir.
Son dönemlerde, özellikle sosyal medyada çörek otunun veya başka maddelerin mucizevi tedavi gücüne sahip olduğuna dair sahte iddialar yayılmıştır. Örneğin, sumağın COVID-19’a çare olduğunu ve bu bilginin rüyada Nebimiz Muhammed'ten alındığını iddia eden kişiler, insanları kandırmakta ve dini değerleri istismar etmektedir. Bu tür iddialar, İslam’ın temel ilkelerine aykırıdır.
Kur’an-ı Kerim’de, yalan söyleyen ve insanları aldatanların akıbeti şu şekilde açıklanır:
"Yalan yere Allah’a iftira edenden daha zalim kim olabilir?" (En’am, 6/93).
Bu ayet, insanların dini kullanarak yalan söylemelerini açık bir şekilde kınar.
Çörek otu, sağlık açısından faydalı bir bitki olmakla birlikte, her hastalığın mutlak şifası değildir. Çörek otunun şifasını anlatan hadisler dolandırıcı kişiler tarafından uydurulmuştur. Dini değerleri istismar eden sahte iddialardan kaçınılmalı ve bilimsellik ile dini öğretilerin dengesi gözetilmelidir. Unutulmamalıdır ki, İslam, akıl ve bilimi teşvik eder:
"De: Hiç bilenlerle bilmeyenler bir olur mu?" (Zümer, 39/9).
Sağlık ve tedavi konularında en doğru bilgiye ulaşmak için bilimsel araştırmalardan ve sahih kaynaklardan faydalanmak gerekir. Allah, her derdin şifasını yaratmıştır; bu şifayı bulmak, insanın aklını kullanarak çaba göstermesiyle mümkündür.
