Çulu, Çaputu Budur

Geçmişle, bugünü harmanlayacak olursak yaşananlar çok garip, yaşatanlar da…Polisimizden, askerimizden yakın zamanda çok şehit verdik, veriyoruz. Öğretmenini öldüren ilköğrenim talebesi, büyük trafik kazaları, daha başka olaylar. Bir zamanın siyasetçileri tarafından ilçe yapılmış Kırşehir’i tanıtan, ülke dışına taşıyan, Devlet Sanatçısı ödülünü kabul etmeyen, Saz Ozanı Neşet Ertaş’ın Ölümü Vs. Devlet töreni değil ama, Devlet üst düzeyinin taziyeleri, Başbakan ve bazı bakanlar ve sanatçıların katılımıyla bir sanat adamına verilen değeri, oy hesabıyla da olsa görmüş olduk. Geriye dönersek, 62 yıl önce ebediyete göçen, Atatürk'ten sonra o zamanki ikinci adam Mareşal Fevzi Çakmak Paşamıza, o günlerin hükümeti tarafından cenaze merasim programı hazırlanmadığını anlayan gençlik, radyolar göbek havası çalarken, onu omuzları üstünde ebediyete yolcu ettiklerini de görmüştük. Bugünlerde askerlerimizle ilgili Balyoz darbe günlükleri, yeri gelince hâlâ darbenin meşru sayılacağı savı ve Merhum Adnan Menderese asmadan önce parmakla prostat muayenesi… Gene Kırşehir’den çıkan Değerli Hatip, politikacı, Devlet adamı Osman Bölükbaşı’nın partisinin haberi yapılmadığından dolayı, TRT’yi yargıladığı için, aynı haber medyasının 'Tırt Osman" dediği bilinen bir gerçektir. Bozkırdan ses veren, biten güllere, şakıyan bülbüllere veya layık olanlara ne yapılsa azdır. Ben burada tezadı belirtmek istiyorum. Saygılarımla.