GEL ARTIK
Yağmurlar yakışmıyor artık bulutlara,
Sil ne olursun gözyaşlarını.
Gülsün güzelim gözlerin,
İremler süslesin bakışlarını.
İzin ver doğsun güneş karanlık umutlara,
İçimizdeki çocuklar renklendirsin gökleri
Gökkuşağına deli gönlümüzce yakıştıralım
O en sevdiğimiz, o en müstesnâ renkleri.
Sevdaya dair yıllanmış zahmetleri
Yüreğimizde hissedelim ne olursun.
Nasıl düştüğünü Mecnun’un çöllere,
Perişanlığını Ferhat’ın ne de olsa biliyorsun.
Milyonlarca melâikenin ilâhî kanatları
Mâsum yüzüne duvak olsun renk renk…
ve ben ağlayayım ömrümce
Güzelliğinin bedelini göz yaşlarımla ödeyerek
Ağrılığın boynunu vurdurmak için çağıralım cellatları
Gel artık ne olursun, kulak ver çağrıma!
Yollar, yıllar veya eller… ne ise seni benden ayrı koyan,
Yak gel… bir ateş gibi, kor gibi düş bağrıma!..
Burâk İsmet BAŞARI