Su özünde gülümser efsaneye dönüşür.
Dudağa her değişte yaşatır nice hazlar.
Ondan mahrum kalırsa ellerde bardak üşür.
Her makamda bestedir onu temsilen nazlar.
Kuruyan dudaklar ki hasret ile anmakta.
Ateş müptela olup onun için yanmakta.
Bir elif parmaklı kız özen ile sunmakta.
Uşşaktan suzinaka geçiş yaparken sazlar.
Özlenir oruç demi iftar nazlanır gelir.
Demlikle çaydanlığın ünsiyeti mükemmel.
Bardağın sinesinde haz buğuyla yükselir.
Biraz kendinden geçer ona uzanan her el.
Tazelenir nefesler çayın nefis tadıyla.
İtinayla yaşattık biz onu çay adıyla.
Bekledik hasret ile vuslatın miadıyla.
Ona dair oldu hep dilimizde niyazlar.
Has çayın öyküsünü semaverden dinleriz
Yudum yudum bir satır ince belli içinde.
Derdimizi demeyiz için için inleriz.
Olsak bile isteriz Fîzan'da yahut Çinde.
Suya yazı yazılır okur onu her fani.
Zaman su misalidir ölüm çat kapı ani.
İncecik nakışıyla diğer adı reyhanî.
Buğu buğu yükselir duyulmaz ki avazlar.
Ankara,04.08.2011 İ.K