Uç uç böceği gibi gerçekten dolaştınmı.
Bir kola kutusunu ayağınla uzaklara fırlattınmı?.
Hiç gerçekten dans ettin mi?.Sabah yatağından aniden fırlarsın beyninde bir şarkı çalmaktadır geceden kalma. Bu şarkının gerçeği ise karşında duran 'pc'de çalmaktadır.Sabahtan ayarlanmış gece yarısına.Geçersin sandalyeye.Başını alırsın ellerinin arasına karşındaki ekran senin için vardır.Sen herşeyi kapatırsın tek bir tuşla.Dışarı çıkmak için hazırlanmaya başlarsın.Önce montunu sonra bereni,sonra atkını ,sonra eldivenlerini geçirirsin.Soğuk keskindir.Rüzgar yüzünü şöyle bir yalar geçer.Dar sokaklardan geçersin sonunda ayakların durcağı yeri bilir.Cılız bir ışık sızıyordur pencerenin birinden.Elektrik direğine yaslanır.Ellerini hissetmez eldiven orlondan olduğu için hepten ıslaklık hissi verir ve yavaş yavaş uyuşmaya başlar.Bir kedi gelir yanına camgibi gözleri var bu kedinin.Hımbıllığı ise soğuğun kendisini esir almasından kaynaklanır.Kedi ayaklarının dibinde durur.Cebinden bir sigara çıkartıp yakmaya çalışır ama yanmaz.Son denemede nihayet başarır.Arada bir gözleri pencerededir.Saatlerdir buradaki mutluluğu onundur ondan başkısının bilmediği ait olduğu duygusu budur.Ayaklarını sürüye sürüye başlar yürümeye.
