TURGUT
aynı mahallenin çocuğuyduk. aynı sınıfı, sırayı paylaştık ilk mektepte.
“biz dört kişiydik”ten biriydi...
dini bütündü. bizimle paylaştıktan sonra çok parçaya bölündü. çok uzun zaman aradan sonra geçen hafta gördüm. bira içtik, ama küfretmedik gökyüzüne doğru, türkü de söylemedik.
nişanlanmış...
dama düşmüş, dört gün daha yatacakmış...
iş kurmuş kendisine, araba da almış...
daha da çok içmeye başlamış. artık okey oynamıyorlarmış. hatta anmıyorlarmış eskiyi bile. kibar konuşur olmuş, apartman çocukları gibi giyinmiş...
hele bir evlensin, oturup vururuz rakının gözüne gözüne...
nisandoksansekiz
