"Yarınki gazetede ne yazıyorsa, bugünkü gazetede de aşağı yukarı aynısı yazıyordur." — Mark Twain (Kurgusal)"

Hiçbir geceye aldanmadan gel

Sen yapraklarını savuran sonbaharın,Kentime hüzün düşüren yağmurlarıyla gel,Bulutlarını kurşunlayan gökyüzümün,Yıldızlarına beni sorda gel...

yazı resim

Hiç bir gece yıldırmadı beni,
Hiçbir zaman esmedi rüzgarlar böyle öfkeli yüzüme,
Bu yokluk inan beni çok vurdu,
Sen gittin,
Yüreğim aşk'a suskunluğumdu,

Sen yapraklarını savuran sonbaharın,
Kentime hüzün düşüren yağmurlarıyla gel,
Bulutlarını kurşunlayan gökyüzümün,
Yıldızlarına beni sorda gel,

Canım dayanmaz,
Nerde görsem yalnızlığın rengini,
Çıkmadıkça yollar hiçbir yere,
Beni geceler kadar hiçbirşey anlamaz,

Terkedip gitmek olmaz,
Yaşanmaz belkide,
Anlaşılmaz,

Oysa düşünme sevdiğim,
Sonu olmayan ne kaldı geriye,
Bilirim,
Bizide bırakmaz,

Sen sabaha sessizliği bırakan denizlerin,
Martılarıma anlattığı masallarla gel,
Yollara yol çizen haritaların,
Sınırlarından aşkı topla da gel,
Hiçbir geceye,
Benim kadar aldırmadan,
Benim kadar aldanmadan gel....

KİTAP İZLERİ

Nohut Oda

Melisa Kesmez

Melisa Kesmez’in ‘Nohut Oda’sı: Eşyaların Hafızası ve Kalanların Kırılgan Yuvası Melisa Kesmez, üçüncü öykü kitabı "Nohut Oda"nın başında, Gaston Bachelard'dan çarpıcı bir alıntıya yer veriyor:
İncelemeyi Oku

Yorumlar

Başa Dön