Gözlerinin ışığına tutuldum desem gözlerinin ışığına tutunarak
Bırakıp gitmezsem kendimi yalanlayıp ve beklesem kapısında
Secdeye dursam o vakit
Bütün asmin kokulu veya karanlık sırlarımı bir bir döksem
Döksem pınarlarında kaskatı bekleyen gözyaşlarımı eteklerine
Parmağının ucunda şafak ayaklarının altında ay ışığı
Nefesindeki tüysüz esinti gelip geçse
Delip geçse maviyi esir almış sunturlu bakışları
Gözlerinin ışığına tutuldum derim gözlerinin ışığına tutunarak
Boyuna uzamış candan bir düş giydirsem sonsuzluğuna
Varlığının heybetinden ürkmek bir yana
Sarılmanın sımsıcak hayaliyle mest olsam
Bakar gider değil de kendinden ayrık büsbütün bütünleşerek
Aksam tenimizin çıplaklığında huzur bulan nehirlerde
Ve el değmemişliğin manasızlığından kurtarsam benliğimi
Gözlerinin ışığına tutuldum desem gözlerinin ışığına tutunarak
Kırılgan dokunuşu darmadağın buserimde çiselese
Ve her hali yol devşirse kıvrımlı patikalardan
Bir düşe/düşten kayan bir gülüşe sarılır gibi
Gözlerinin ışığına tutuldum derim
Gözlerinin ışığına tutunarak.