Bazen
Bu beden
Yük gelir bana
Kurtulmak isterim ondan
Beyaz binit üstünde
Yükselip arşa
Kuş tüyünden daha hafif
Seyretmek isterim alemi
Aklımın kenarında Kul Nesimi
Mülkten ve şehvetten uzak
Yaşamak isterim
Diz çökmek
Peygamberin dizine
Dinlemek vahyi
İnci dişler arasından
Karşımda Bilal
Taş binanın tepesinde
Eliyle işaret ediyor bana
Haydi namaza
Haydi kurtuluşa
Kurtuluşa gidiyorum
Boyun eğmeye
Diz çökmeğe
Alnım buluştu nihayet
Büyük hasır örtüye
Kulağımda Elçi’nin
Berrak sudan sesi
Taş mescidin içinde
Siyah, sarı, zengin, fakir
Omuz omuza kenetli
Bembeyaz bir dalgayız
Mülkü ve şehveti itip
Kurtuluşa varacağız