"Kitaplar, uyuyamayanlar için kahve, uyanamayanlar için ise yastıktır." – Neil Gaiman (kurgusal alıntı)"

Şiir Üzerine Sesli Düşünceler

\*Şiir, insanın doğayı değiştirebileceğine inandığı günde doğmuştur.

yazı resimYZ

Ömer AKŞAHAN

*Şiir; geçmiş’in fosil bilgilerini, 5000 derecelik ısıya ulaşan şimdi’nin kazanında eritip, farklı bir formatta, gelecek adına yeni ikiz kuleler yapma sanatıdır.
*Şiir, erteleme ile eğrelti otu arasında eğretileme bağı kurabilenlerce yaratılır.
*Şiir, insanın doğayı değiştirebileceğine inandığı günde doğmuştur.
*Kötü para nasıl iyi parayı kovarsa, kötü şiir de iyi şiiri kovar, ama nereye kadar? Kötü şair, kötü şiirleriyle gömülür.
*Şiir, geleceğe yeni anlamlar yükler.
*Geleceğin şiiri, tekil değil; adına internet dediğimiz global köy meydanlarında toplu ayinlerde herkesin yazımına katkı verdiği çoğul bir şiir olacak.
*Şiirin büyüklüğü, şairin sözcük zenginliği ile eşdeğerdir. Bir şair eğer kahvede bir köşebaşında elinde kalem kağıt -henüz dizüstü bilgisayara sahip şair görmedim- habire sözlük karıştırıp şiir üretmeye çalışıyorsa, bilin ki, o zayıflık değil, şiire yeni ve farklı anlamlar yükleme misyonunun bir gereğidir. Aksi, zaten şiir değildir.
*Şiir, sabah kahvaltısı nasıl altınsa, o da, her sabah uyanır uyanmaz alınması gerekli bir hap gibidir. Güne güzel ve enerjik başlayabilmenin ön koşuludur şiir. Deneyin, göreceksiniz.
*Şiir, sözcükleri dölleme sanatıdır. Şairlerse, genelde sonbaharda kuluçkaya yatan garip yaratıklardır.
*Şair, iki yüzü keskin bıçağa benzer. Bir yüzünde sen, öteki yüzünde ben vardır.
*Gerçek şiir odaya girince, tüm sözcükler ayağa kalkar.
*Şiir, sen her şeye yetersin!

KİTAP İZLERİ

Aşk Hikayesi

İskender Pala

İskender Pala'nın Kaleminden Zamana Meydan Okuyan Bir Aşk Destanı İskender Pala, "Aşk Hikayesi" ile Okurlarını 17. Yüzyıl İstanbul'unda Soluk Soluğa Bir Serüvene Çıkarıyor 10 Haziran
İncelemeyi Oku

Yorumlar

Başa Dön