Annemin Göğsünde İki Irmak Vardı

Hatırlıyorum: / Annemim göğsünde / İki ırmak vardı. / Biri Dicle / Diğeri Fırattı. / Yataklarında / ağız tadım / Gözlerimin nuru, / Dizlerimin dermanı akardı. / /

yazı resim

Akşam güneşi
Çekilmek üzere koyaklarımdan.
Bıçak sırtı bir yaşamdayım.
Düştü düşecek / camdan bir ömür
Parmaklarımdan.....

Kesik kesik ve hasta bir nefes gibi,
Yokuşa tırmanan kağnının
Tekerlek sesleri
Yankılanıyor kulaklarımda.
Gün bitti
Umutlarım bitmedi.
Uzadı gölgeler,
Şırıltısında ferahlık bulduğum sular
Kararıyor yavaş yavaş
Yansımıyor sularımda yüzüm.
Koynumda
Beni alteden hasretler
Ve dibi tutmuş / yaşama umudum.
Pişmanlığım diz boyu,
Beynimde çarpışıyor keşkeler,
Uzak
Çok uzaklaradır yolculuğum.

Yaşadığım kısa günün
Yorgunluğu / cılızlığı
İnmiş de gözlerime,
Olmuşum bir başka yüz.
Yansıtmıyor aynalar beni,
Gördüğüm bu yabancı kim?
Ya bu bedendeki ben değilim
Ya da
Bu beden benim değil!
Ellerim başkasının
Tanımadığım birine ait yüreğim.

Ne çabuk oldu akşam!
Saatler mi yalancı
Kuşluk vakitleri mi vefasız?
Yoksa
Ben mi zamanı sezemedim?

Güneşimin
Neydi ki acelesi?
Atlı kovalar gibi
Ne çabuk geldi geçti !
Mevsimler
Haber vermedi geldiğini,
Gidiyorken
Gidiyorum demedi.
Doymadan çiçeklerime
Olgunlaşmadan başaklarım,
Takınıp vefasızlığı
Batmaya hazırlanıyor güneşim.
Oysa ben daha,
Topraktan fırın yaptığım
Salıncakta sallandığım
Sekiz- on yaşımın seferindeyim.

Nolur / tutun
Kaybolmasın güneşim,
Yeniden çıksın yolculuğuna,
Çocukluğuma,
Alfabeyi güç belâ öğrendiğim
Sıvası dökük okuluma gidelim.
Daha da ötesi
Ben onu
Bebeklik karyolamda beklerim.
Hem ben
Tadına doyamamıştım
Annemin ak sütünün,
Kana kana ememedim

Hatırlıyorum:
Annemim göğsünde
İki ırmak vardı.
Biri Dicle
Diğeri Fırattı.
Yataklarında / ağız tadım
Gözlerimin nuru,
Dizlerimin dermanı akardı.

Haydi !
Sen bir şeyler yap anne!
Akşam güneşiyle işim yok benim !
Zamanı geriye çevirelim.
Ben yine sabah güneşimi,
Işıltısında seni ,
Ve
Dicle gibi / Fırat gibi gümrah
Süt dolu memelerini isterim.

Başa Dön