Dalgalı deniz gibi hayat
Fırtınanın vurduğu kayada oturana dokunmak
Sessiz kılar acısını uzaklara bakarken
Uygun mabet
Uzanıp hayalindeki gür çayırlara ağıt yakar
Belki de sevdiğine kavuşamadığı için ağlıyordur
Ulyssesin bakışından düşmek gibi
Tüm varsılların görevi yaşamak
Görkemli elbiseler ve savaş ganimetleri
Ne çok boğuşmayı severler
Bir çocuğun gözlerini çalarken annesinden
Ah kalabalıklar içi boş küflü gemi gibisiniz
Ölüm sayıklaması
Geçip gider avludan oradan görürüz tabut soyunuşunu
Bir sınırı olmalı her şeyin restleşmek mesela
Gözlerimizden çalınan hareler için
Kurucu yasaların göbeğine kılıç sallamak
Katılaşmadan ruhumuzda
Tek bir söz var
Günün kızıllığında meydan uğultuları
Güneş giydirirken donunu sizin kafanıza
Ben Can Yücel olacağım
''Lan bu kadar orospu çocuğunu nasıl anlatayım küfürsüz''
Kısacası siktim tanrısal yasalarınızı
Aysu