Bir Şiir İle Başlar

yazı resim

]BİR ŞİİR İLE BAŞLAR

Bir şiir ile başlar bu aşkın hikayesi, kaybederken bulduğunda kendini, gök yüzünün en derinlerine sakladığı yıldızına aşık olan katrenin, aşkıdır gül yüzünden süzülen. süzülürken dizeler dizilir art arda, saklı kalmış mektupların arasında. Her bir dizenin bir can kadar değeri vardır. Cehennem sıcaklığında kavrulan kalbin, acı çekmesi için öldürülüp yeniden diriltilmesinin hesabıdır. Hiçbir hesabı tutmaz aşığın, geceleyin ebedi sanır karanlığı, gündüz hiç bitmeyecek kadar parlaktır. Bu yüzden aldanmışlığı vardır sevgilinin, giderken kapattığı kapıların bir gün açılacağına. Bu yüzden inanmışlığı vardır bir gün mutlaka döneceğine. Sevda, sönmek bilmeyen bir kordur avuçlarında tutup ceplerinde saklamak zorunda kaldığın. Sevda, küllerinde her zaman bir kıvılcım saklayan bir volkandır ,yüreğinde korkusuzca taşıdığın. Sevda, yangına yürüdükçe ıslanmaktır. Sevda boğulmaktır pınarında gözlerin.

Bir şiir ile başlar bu aşkın hikayesi, bittiğinde başlar, bitirirken başlatır yeniden yaşatmaya. En anlamsız yerindeyken hayatın sana ebedi misafir olmak içindir gelişi. Gidişinden geriye cehennem sıcaklığında kavrulan kalbin acı çekmesi için öldürülüp yeniden diriltilmesi kalır. Bir zamanlar gözün gözü hayal ettiğinde büyüyen depremlerin, kirpiklerde en küçük bir kıpırtıya bile sebep olamaması, bir daha tamiri olamayacak yıkımlara sebep olurken, şimdi gözlerini hayal etmekten korkan bu yürek bir gün çıkıp karşına, “Ey sevgili, karşında duran aşık göz bebeklerinin gölgesi uğruna ölmeye hazır bir yiğittir” diyebilme cesaretini gösterdiği günleri hatırlar. Geçen günlere gidebilen bir yol varsa eğer sana sayfa sayfa yazdıklarım ve kaderin anlıma silinmez bir yazıyla kazıdıklarıdır. Ne sen git geçmişe ne geçmiş sana uğrasın bir lahza. Çünkü sevda, daha önce hiç yaşanmamışı yaşama arzusuyla yaşamaktır. Çünkü sevda gitmek zorunda kaldığında, kalmaya aşık olmaktır. Çünkü sevda, vakitsiz gelir, onun gelişi; akrebin yelkovanı katledişi, zamanın kendisinden geçişidir.

Bir şiir ile başlar bu aşkın hikayesi, bir var olursun, bir yok sahnesinde hayatın. Varmış gibi görülür her şey, sonra yokmuş gibi kabul edilir…
Erkam DUMAN

Başa Dön