Düşmezliğe Tutunamam Bu Elle

Aramak Bulmaya Aday Olmaktır

yazı resim

Düşmezliğe tutunamam bu elle

Sen kayıt tutmasaydın tarihi, beni, âlemi
Sermeseydin önüme sergüzeştliğimi,
İçimdeki izan’da
Sormasaydın “emin misin yaptığından ” diye.
Ben ağlamaklı, bedbaht kalırdım hesapta, mizanda.

Ömür denizlerinin sahilleri düz değil
Her bir falez lime lime ürkütüyor bu canı,
Düşmezliğe tutunamam bu elle
Ellerim el yüzüm yüz değil
Kuşatılmış tüm afak, kavruluyor her yanı.

Sebepsizce uçmuyor bu çıldırmış martılar
Gök kararmakta feri sönmekte gözlerin
Kendinden mi büyüyor ana rahminde cenin
Hepi topu bir lokma, hayatımda artılar, artılar
Sunulmuş nimetlerin hesabı da pek çetin

Gördüğüm içimdeki öteki, okuduğum dehşettir
Himayene al beni.
Bu dünya vahşetinin sorumlusu olamam.
Yol kısa amma yük ağır, taşıyamam neyleyim.
Palanım söküldüğünde kirliliğim saçamam.

Okudukça kalbim teskin-e, okudukça tesviye
Git - gel törpü törpü,
Ruhum inceliyor, kaybolacak benliğim
Çakmalıyım mıh gibi beynime her heceyi
Sultaları devirip önünde diz çökmeli, başımı eğmeliyim.

Siz gül toplayın dünyalık, ben dimdik durayım
Güle ulaşmak için eğilmekse şartınız.
Sizin türküleriniz sağır, artıyor yükünüz ağır ağır.
Kur’an’ı kadimden arıyorken ben bizi, nerde bulayım
Gölgem arzı evlek evlek sürüyor, siz çekmeyin kahır.

Bir kulp bulmalı tutunmalık, bir sağlam çınar
Tufanın içinde sürüklenirde insan, sanır ki;
Hengâme dışarıda, akan yeryüzü, aslında zaman
Size güller laleler, benim içtiğim su başka pınar
Gönüller sultanından diliyorum ben eman
Kur’an’ı kadim varken, ins’ü melekler kınar.

Yollarıma sermeyin şallarınızı, germeyin kollarınızı,
Sevgiliden de sevgili var, mektup mektup yazılı.
Size solgun, uzak geliyor, beklenilen bu vuslat,
Bana tende can gibi, havsalamda çentik çentik kazılı
Benim dilim dönmüyor takatim bitti, yaklaştı vuslat
Belki irkilir insanlık, ey kitap sen anlat

Başa Dön