Gel bahar,
gel bulsun evini hümanistler
akşamları sarkıtsınlar içimize
sarkıtıldığımız darağaçlarında güzeliz biz
Gel hüzün,
gel çözülsün diz kapaklarımız
homojen dualarımıza
kazınmışız bekliyoruz farz-ı misal
Gel bahar,
gel unutmuş seni aydınlar
deniz çekti kendini açığa
aydınlıklar dejenere
Gel gözüm,
gel nelere ağladığımızı gör
riyakarlık en çok satanlardan
içimizi satanlar da içimizde
Gel huzur,
adın yeter hecelesek
şövenist söylemler tek heceye düşürüldü
tek gecede ülkeler düşürüldü
ağları örüldü örümceklerin
dört bir yanımıza
şüphesiz sus geldi
kalemlerin kılıçtan keskinliğine
Gel bahar,
gel transatlantiklerimiz battı
öncelik kadınlar ve çocuklarda olsa da
battı gitti kimlikler eşliğinde kemikler
kemiklerde arkeolojik kavramlar şimdilerde
umumî underground travmalar sarkıtıldı içimize
dönüyoruz vallahi billahi
Gel bahar,
kimin kim olduğunu söyle bize
bir kütüphane yangınını daha kaldırmaz bu yürekler..
Alican Doğar