"Yazmak, aslında herkesin okuduğu bir günlüğü, kimsenin okumadığını umarak tutmaktır." – Virginia Woolf (kurgusal)"

İşte Gerçek

Bulursanız siz de yazın. Yazın ki anlaşılsın gerçekler. Dünya duysun da başka bir oyuncak bulsunlar kendilerine.

yazı resim

Ermeni Soykırımı (?) hakkında bulduğum en soyut gerçek. Yazmaktan onur duyuyorum. Sizin de elinize geçerse çekinmeyin hemen bu duvara yapıştıralım. Görsün dünya. Başka oyuncaklar bulsunlar kendilerine.
Dün gazetemin Kitap ekinde Ziya Gökalp'i Doğrularıyla
Tanımak adlı bir yazı gördüm. İştahla okudum ve hemen yazımızın konusuna getiriyorum.
İstanbul, İngiliz işgali altındayken İdam talebiyle Divan-ı
Harbe çıkarılır Ziya Gökalp. Elbet İngiliz Komiserinin baskısıyla kurulmuş bir mahkeme. Bu yargılamada Ziya Gökalp, doğrudan "Soykırım" ile suçlanmaktadır.
Mahkemenin Reisi soruyor: Türkler tarafından bir Ermeni katliamı olmuştur. Bunun için gerekli ' Fetva 'yı siz
vermişsiniz. Ne diyeceksiniz ?
Ziya Gökalp: ' Milletinize iftira etmeyiniz ! Türkiyede bir
Ermeni katliamı değil, bir Türk-Ermeni mukatelesi (vuruşma-kavga) olmuştur. Onlar bizi arkadan vurdular, biz de onları vurduk. '

Bu muhakeme sonrası konu hakkında bir tek kanıt bulamayan İngiliz, diğer Türk aydınları ile birlikte Ziya Gökalp'i meşhur Malta Sürgününe gönderir.

İşte Soykırım diyen Diasporaya ve tüm dünyadaki Yandaşlarına yaşanmış Kanıt.

KİTAP İZLERİ

Kayıp Tanrılar Ülkesi

Ahmet Ümit

Zeus Berlin Sokaklarında: Ahmet Ümit'ten Mitoloji, Cinayet ve Hafıza Üzerine Bir Roman Ya eski tanrılar ölmemiş, sadece unutulmuşsa? Ve içlerinden biri, bu umursamazlığa öfkelenip modern
İncelemeyi Oku

Yorumlar

Başa Dön