ilk günden içine düştüğümüz hayatta
vuruluruz herbirimiz bir yerinden illá
benim yazgım değil mutluluk, bilirim senin de
gerçek elimde, kırılacak bir düşsün günün birinde
doğduğum yıl bindokuzyüzatmışüç
kimbilir, ölüm nerde
yoruldum yıkılan günleri onarmaktan
kalp kezzap içti, ruh üryan gezdi
ruhsatsız bir gölgeydi sarıldıklarım
nerde konaklasam, hep bir yol geçti
yürek! Kılıfında paslanan hançer
darımı çalan kuşları vuramadım
aç kalmayı öğrettiler bana, doymak nasıldır..?
nasıldır bir cana kıymak..?
sefasını sürdüğün günlerde akıyor kanım
söylesene, nasıldır aşkın kanadını kırmak..?
tarihsiz karışmışsın soyuma, uzak kalamadım
talihsizliğim değilsin, bilirim talihim de
yaşama ait değil adın, ben yazmadım
düşsün günün birinde, seni gerçek kılamadım
sen mezarsın
yıl (….)
kimbilir, şimdi hangi yolcunun duasındasın
bir şafak karşıladım ve güneş kuşandım
geceyle işim yok artık yıldızlar söneli
tutulmuyorum aya kurtlar göçeli
kapımı aylardan bir tek mayısa açtım
ısınıyorum, yavaş yavaş
huzur! Kökümde sakladığım meyva
kopardığın yapraklardan hep yeşeriyor dalımda
açmayı öğrettiler bana, kurumak nasıldır..?
aşı tuttu içini oyduğun ağacım
söylesene nasıldır, asalak bir tırtıl olmak..?
hasat vaktim değilsin, yılbaşım da
bana uğraman bir zaman şaşkınlığı olmalı
söylemeliyim sana bilmediğin bir vakti
saat onikiye beş var
kimbilir, daha ne kadar yol gitmelisin
ilk günden içine düştüğümüz hayatta
şaşırırız yolu herbirimiz bir yerde illá
benim yazgım değil kaybolmak, dilerim senin de
geçmis elimizde, bırakılacak elbet bir yere günün birinde
doğduğum yıl bindokuzyüzatmışüç
yaşıyorum işte böyle yıllardan ikinibinyedide