Olamam Ömer Hayyam
Şaraba övgü kuran bağcı mı Ömer Hayyam
Isfahan’ın gülünden yağcı mı Ömer Hayyam
Diyorsun ki güzel sev varsa aklı şuurun,
Dost musun, otlakçı mı, ne alâka bu ilham.
Gör, unut sus diyorsun olamam ki şahidim
Ben kendini bilensem, yergi yapan zahidim
En şahının yanında, halkıma mücahidim,
Mavi gök fırsatçı mı, ne alâka bu ilham?
Üzüm, şarap, mest olmak bilinen ihtisasın
Dost meclisler olurken, şarap içen eşhasın
Güzeller kadehinde, alesta yaşam tasın,
Burçların birkaçı mı, ne alâka bu ilham?
Haklısın güzel gelir, yaşamın en başında
Güzelinde güzeli var ilhamı her yaşında
Eyyamcı ayyaşınla, en yaşlı çağdaşın da,
Göğün kızıl saçı mı, ne alâka bu ilham?
Kadeh, şarap, güzelle haşır neşir olmuşsun
Mey iç, güzel sev diye halka naşir olmuşsun
Mecazi duygu mudur kime şair olmuşsun,
Dörtlüklerin falcı mı, ne alaka bu ilham?
Mihrabın meyhanede put kırıp arza durdu
Şarap rengi gurubu harman edip savurdu
Sofra adabı yaptı, kendine yaşam kurdu,
Erostan bir bağcı mı, ne alâka bu ilham?
Gökyüzü ilgin varken şarap olmuş felsefen
Yıllar ki tat getirmiş, hep şaraplı latifen
Hep güzeli resmettin, gök kubbeye izafen,
Mesleğin çadırcı mı, ne alaka bu ilham?
Bu dünya meyhane mi esrik gezdin alemde
Yıllanmış şarap gibi adın kalmış gündemde
Kadehlerin hep dolu saki oldun her demde,
Meleklerin aşçı mı, ne alâka bu ilham?
Rubainde şarap çok yoramam Ömer Hayyam
İlhamına ilgim yok olamam Ömer Hayyam
Sofrada meyler hazır, ilim, irfan tastamam,
Hendesen dar açı mı, ne alâka bu ilham?