unutulmuş kaybolmuş virane bir virane şehirde çürümeye yakın bir ceset.sahipsizliğini yırtık ceketinden yırtılmış ayakkabısından anlayabilir kimliksizlik arayışının yokoluşunda bulunabilir bi kaç canlı hücre.ölme sebebi sebebsizliğinin çıkmazındaki bir yol eni sonu bir duvara çarpıp bi kaç şişe şarap şişesi arasında kıvrılıp uzanmış.yok olmak aslında çözüm olmadığının farkında hayatı belkide mutlu kılmaktı yok olmak varlığının dışa vurumu olsaydı ölüm çokca yaşamak ister bi kadarda intiharı kendine ödev bilirdi bedeni.
bir kaç düşünce
bir kaç yudum sonrasında
bir yüz bir unutma
bir hatılayış
derinden bir çığlık
sonrasında yeniden bir kaç yudum.
hergün bi önceki bir önceki daha önceki güne derken günler birbirinin tekrarı ayık olmama sebebiydi.herzaman dile getirdi içmeden uyanamayacağından.içmeden nefes alamayacağından yok olacağından
yaşama sebebiydi alkol.
bir kaç yudum daha serzenişe kadeh kaldırdı bu kez.
çöpten bulma camları kırık gözlükleri vardı.
eski gazete parçalarında maşet arardı o gözlüklerde
bir gün üstüne örtüleceğini bile bile.yine düştü sokaklara aslında zaten hep sokaktaydı evi sandığı sokaklar tuvaleti sandığı merdivenler.
işerken bi yandan da elindeki şişeden içmeye devam ediyordu.çevresindeki köpeklere çöplerde bulduğu ekmek parçacıklarını verip doyurmaya çalışıyordu ki aç oldukları tek şey sevgiydi.sevgiye muhtaç olan aslında kırık gözlüklü kirli sakalları çöpten arınma tarağıyla taranmış saçlarıyla hayata salça olmuş bir bedendi.
denemelerini şarap şişelerinde bulup boş şieşeler aşık olup dolusuna platonik bağlanmış şişeler boşaldıkça ağlayıp gezeye haykırıp bir köşede sızmıştı.
yok olmuyordu bir türlü denemeleri hasta bir kalp boş bir şişede son buluyordu.
boşlupunu yine çöplerde köpeklere kedilere yemek ararken geçiren kırık gözlüklü kirli sakallı beden birden bayılı verdi.elindeki şişe yere çarpınca kırılı verdi sonra yuvarlandı yokuş aşağı.gözlerinin kapakları artık kımıldamıyor titrek bedeni hareket edecek gücü bulamıyordu.yavaş yavaş derinden nefesleri son bir kaç kendini tekrarlayıp sonunda durdu.
artık istediği yerdeydi yokolmuştu aslında hayır öncesinde gazete parçaları ile örtülmeyi bekliyordu
hayır hayır öncelikle farkedilmeyi.bu boktan bedenini öncelikle biri görsün sonrada gazete ile örtülüp sahipsiz bir mezara konuk olmayı bekliyordu.artık şişeside gözlükleri gibi kırıktı.sadece tek farkı nefes alıp vermiyordu.
sonsuzluğa karışmış kendini 3 kat yüksekten izleyim 2 kat aşağı gömülmeyi bekliyordu.
onuda seyrettikten sonra derin bir uykuya daldı bulutların üzerinden .
uyanınca yine bir şişe şarap bir kaç dal sigara bulacakmış gibi.
günaydın.
Satılık Ceset
çürümeye yakın bir ceset.sahipsizliğini yırtık ceketinden yırtılmış ayakkabısından anlayabilir kimliksizlik arayışının yokoluşundabulunabilir bi kaç canlı hücre.ölme sebebi sebebsizliğinin çıkmazındaki bir yol eni sonu bir duvara çarpıp bi kaç şişe şarap şişesi arasında kıvrılıp