"Yarın olacağını bildiğim tek şey, bugün dünkü kadar iyi olmayacak olması." - Samuel Beckett"

yazı resim

Konuşurken saatine bakmadan,
Telefonun pillerini yorardın.
Sevgimizi sözcüklere dökmeden,
Gözlerimden hayalini sorardın.

Kollarımdı gerdanının takısı,
Dudağımdı dudağının sakisi,
Yanağında yaban gülü kokusu,
Kirpiğimle saçlarını tarardın.

Gülüşlerin dağıtırken yasımı,
Bakışların parlatırdı pasımı.
Birkaç saat duymayınca sesimi,
Yana yana telefonla arardın.

Bizim elin toprağında taşında,
Güllerinde, ağacında, kuşunda,
İçimdeki her sızının başında,
Sevincimin adresinde sen vardın.

İlmek oldum sarıldığın tüllere,
Yağmur oldun yabanımda güllere,
Gecemdeki yıldız kumlu çöllere,
Hayalinin çadırını kurardın.

Bilmiyorum, ne yaptım ki, sana ben?
Hayalini sormaz oldun gözümden.
Güneşini batırarak güzümden,
Patlayacak bulut gibi karardın.

Mehmet Nacar

KİTAP İZLERİ

Nasipse Adayız

Ercan Kesal

Ercan Kesal’ın Trajikomik İktidar Oyunu: "Nasipse Adayız" Her siyasi kampanya bir absürtlükler tiyatrosudur, ancak Ercan Kesal, "Nasipse Adayız" ile bu dramanın Türkiye'ye özgü sahnesinin perdesini
İncelemeyi Oku

Yorumlar

Başa Dön