Yeter ki Mert Adamdı Desinler
Yeter ki mert adamdı desinler, / İşte ondan sonra helva mı yesinler...
"Yazmak, aslında herkesin okuduğunu, fakat kimsenin anlamadığını iddia etmektir." – Umberto Eco (kurgusal)"
"Yazmak, aslında herkesin okuduğunu, fakat kimsenin anlamadığını iddia etmektir." – Umberto Eco (kurgusal)"
Yeter ki mert adamdı desinler, / İşte ondan sonra helva mı yesinler...
Benim gibi sizin de uyku probleminiz varsa, üç beyazın size de çok kıyakları olacaktır. Deneyin bakın pişman olmazsınız... Yoğurdu biliyorsunuz zaten biz Türklerin dünya mutfağına en büyük armağanı. Biraz sulandırdınız mı ayran oluverir. Ayran oldu mu, sizde Ayranım bile yok içmeye. diyemezsiniz. Hanım da bildiği için üç beyaz
İki katlı / bahçeli ve sobalı evlerin bol olduğu /
Nükleer pislik yayılır her yana / Sam Amcanın denemesidir insanı /
Şu meşhur Bodrumu hepiniz bilirsiniz. Bodrumda bir lahmacunun fiyatı 200.00 Türk Lirasıymış. Buna söylenecek cümle ohaaa ve de çüşşşş olurdu ama, hadi söylemeyelim yine. Düşünsenize beş kişi girmişsiniz Lahmacuncuya, beş kişi, ikişer lahmacun yeseniz on çarpı, iki yüz, eder 2000.00 Türk Lirası... Gidin kredi alın bankadan. Bazı bankalar
Öyleymiş, bu sanatçı kızımız, daha doğrusu, kendini sanatçı sanan kızımız, bir giydiğini bir daha giymezmiş... Ne güzel giyim firmalarının bu kızımızı onurlandırması, yılın giydirilmişi payesi ile birlikte plaket vermeleri de gerekir, diye düşünmeden kendimi alamıyorum... Hatta bu yılın giydirilmişi ödülünü aldıktan sonrada, Avrupada ki yılın giydirilmişleri arasına girip
İhanetin içinde olan bu salaklar, unvanları ve kademeleri ne olursa olsun, bildikleri doğrulardan (içlerinde çok azı müstesna) bir adım geriye gitmeyeceklerdir çoğu kere. Onların doğruları ile sizin doğrularınızda birebir örtüşmediği zaman çatışmada burada başlar zaten...
Daha mı beyazlaşmasın saçımız sakalımız? Bugüne bugün, dede adayıyız. Çok genç yaşta olup da dede olan arkadaşlarım, meslektaşlarım var benim, saçları da simsiyah, dede demeye bin şahit ister. Dede dedin mi saçı sakalı beyaz olacak, elinde baston olmasa da... Dedeler Kitabının dördüncü cildinin sekizinci sayfasında madde dokuzun a
Arabamız gıcır gıcır, yeni gelin gibi. Hani derler ya ''Gelin ata binmiş ya nasip.'' demiş. Bizim araba da beyaz renkte olduğundan ben geline benzettim, hemen biz de koltuklarına oturup kısmet, ya nasip desek, zararı mı olur ki? İnanın insan el sürmeye de kıyamıyor, koltuklarına oturmaya da. Hani yabancı
Bir ordunun zaferi beklediği gibi / Beklemelisin beni... / Sabah
Şimdi gelelim esas konuya selam veren niye borçlu çıksın. Borçlu çıktıysa bile ya da daha önceden borcu varsa bu selam verdiği kişiye, başka bir mesele giriyor devreye. Bu borç nasıl ödenecek? Peşin mi nakit olarak mı, çekle mi, senetle mi? Ya da kredi kartı versek bu borçlu olduğumuza,
Hala NATO'ya alsak mı almasak da saklasak mı saklamasak mı, tartışmaları devam ediyor. Tabi her savaşta olduğu gibi, burada da masumlar, kadın ve çocuklar hunharca katlediliyor. Kimin umurunda ki? Dünya Silah Şirketlerinin en büyükleri emperyalist ülkelerin tekelinde. Hiç bir zaman dünyada savaşların bitmesini, barış gelmesini istemezler... Düşünsenize, barış
Bir de anlamadığım şu var ki bence de çok anlamsız. Bu elmalar neden hep masalların sonunda düşüyor. Masala başlarken düşür şunu da insanlar bayram etsin, hem de bol bol elma yesinler... Fazla elma göz çıkartmaz...
Isaac Newtonun kafasına bir elma düşmüş yer çekimi denen olayı bulmuş
Sıkı durun o zaman açıklıyorum. Araş, yani Allah Razı Olsun Anonim Şirketi... Yaptıkları işi şimdi söylememe bile gerek duymadan, hemen anladınız, bildiğiniz dilencilik... En büyük sermayeleri de el açmak ve Allah razı olsun demek... Tabi bu sadece Allah razı olsun ile de kalmıyor. Bu konuda Araş üyeleri son
Çocukların ülkesi yoktur / kara derili, sarı, beyaz / kız
Mayıs ayının ilk günlerinde iki tane mini mini güzel güvercin tellerin üzerinde salına salına güneşleniyorlardı... Uçmak ne güzeldi, kanatlarıyla rüzgarı tokatlamak, güneşe göz kırpmak, baharı ciğerlerine çekmek...
Ayvanın en güzel özelliklerinden birisi kan basıncını düşürerek tansiyon riskini azaltması... Sanırım günümüzde tansiyon hastalarının sayısı hiç de azımsanacak gibi değil... Kalp ve damar sağlığına da faydası çok büyük... Sindirimi kolaylaştırması da kabızlık derdinden sıkıntısı olanlar için büyük bir nimet demek...
Dünyanın Kendi Ekseni Etrafında Dönüşü Günü (Earths Rotation Day) Bir de böyle gün varmış 8 0cak günü kutlanırmış her sene... Hepimiz dünyamızın kendi etrafında döndüğünü çok iyi biliyoruz. Hem de inanılmaz bir hızla. Gezegenin tam bir dönüşü tamamlamak için 24 saat sürüyor ve dönmesi nedeniyle, gece ve gündüzleri
Akıllı makıllı değil telefonum. O zaman demek ki ben ondan akıllıyım. Öyle ya insanoğlu olarak o telefonu ben yaptım. Teşbihte hata olmaz, ben yaptım dediysem, siz de anlayın işte benim insan kardeşlerim alamanlar, ingilmanyalılar, amerikanyalılar, yaptı...
Bazen gezip tozuyorum / İnsanları yazıyorum / Bazen hayal kuruyorum
1961 Ankara'da başlayıp devam eden bir hayat. İlk ortaokul, lise ve iki yıllık bir üniversite deneyimi, ticaret hayatı Ankara'da iki tane aslan gibi evlat biri dişi biri erkek aslan olmak üzere hayat mutlu bir şekilde akıp gidiyor. Biraz şiir, biraz öykü ve denemelerin sıcaklığında...
Elliyedi seneye sığdırılan bir yaşam. Geçip gidiyor işte şiir, deneme, öykünün sıcaklığında... Yirmi beş yıllık bir birliktelik iki de aslan gibi evlat daha ne olsun?
Mizah ağırlıklı öykü ve denemeler toplumsal ağırlıklı şiirler
Nazım Hikmet, Aziz Nesin, Erich Fromm
Aziz Nesin, Muzaffer İzgü,