BİR NUR DOĞDU / Bin dört yüz on iki rebi-ul evvel

Nice dünyaya âşıklar gördüm ben / Kaçamadı nihayet onlarda ölümden. /

İSKELET / Bir yetmiş boyunda bir iskeleti / Etle bürünmüştü

Sen… Elinde dualar, / Yüzünde tebessüm, / Önünde parlak ufuklar

Beş yüz yetmiş birde başladı savaş / Biz nasıl kâfire oluruz gardaş

Nazarın senden başkasına yönelmesinde bir taacüp, bir firkat ve bir sızıntı yürekte. Yoldan alıkonuluş, seyri sülukta

Ey Allah’ın Resulu! / On sekiz bin âlemin hürmetine koştuğu /

(Iraklı sözde mücrimlere tazimle…) / Biz kayıp atlasların yitik çocuklarıyız /

Ben sussam da odam anlatsa / Başımdaki hengameyi / Saatler

Eşkâlin bin bir kisvede vücut bulduğu o sihirli satıh, / Bilirim alıkoyamaz bir

Loş lambalar altında geçiyor gecelerim / Uykunun sarhoşluğu gözlerime inmiyor /

Kimliğimin kişiliğimin, henüz başlangıcında, / Ana rahminde serencama doğru yol alırken…

Çile nöbetleriyle büyüttük sevdamızı / Göklere yolcu ettik ateşin nidamızı /

Niçin buradayız? Niye yaşıyoruz? / Merak etmiyoruz… Dünyadayız! / Yaşamak

Ravza sesi; rüyamın, ruhuma dinlettiği / Görülmez, tek bir sesin, ham ruhlara yettiği

Gecelerin mağrur sessizliğinde, / İleri geri gezerken, / Kasvetin sardığı

Başlarını vursalarda taşlara / Erimez karlar yağsada saçlara / Nasihatin

\] \] / Sessizler tâifesi hazır… / Yola çıkacaklar…

kim kimin aynasıdır bir olma anında? / derdimiz tasamız toprağa düşmek değil midir?

Bu Doğum,Bu Doğum / Zulmetin aydınlığı / Zulmün adaleti