..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Ölümden önce yaşam var mı? -Duvaryazısı
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
İzEdebiyat - 1. Bölüm
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri

Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  

Kimi Kime Şikâyet Edeceğiz?!
Cahit KILIÇ
Eleştiri > Politik Olaylar ve Görüşler

Ne tarafa bakarsanız zulüm! Ne tarafa bakarsanız haksızlık! Ne tarafa bakarsanız adaletsizlik! Ne tarafa bakarsanız eşitsizlik! Ne taraf bakarsanız ahlâksızlık! Ne tarafa bakarsanız bencillik! Kime bakarsanız kibirlilik! (En büyük benim, her şeyi en iyi ben bilirim hastalığı!) (Kirli egodan ve ferasetten ve de basiretten uzak; çıplak enaniyetten kaynaklı yıkıcı cehalet!) Kime bakarsanız çapsızlık! (Sade suya tirit, bir nev’i seviyesizli

[DEVAMI]

 

 


 

 




Arama Motoru


• İzEdebiyat > Roman > 1. Bölüm
221 
 Demokratik Deliler Devleti - 24  (Ömer Faruk Hüsmüllü)

Baktı, baktı... Ölü kedinin bedenini kokladı, kafasına yüzünü defalarca sürttü. Sanki bu cansız varlığa can vermek istiyormuş gibi bir çırpınışı vardı. Gözlerim yaş doldu. Ağlamak istemesem de gözyaşlarımın akmasına engel olamadım... Küsmüş bir ifade vardı yüzünde, bir kere daha şansını denedikten sonra gidip gitmemek arasında bir tereddüt yaşadı. En sonunda ayrılmaya karar vermiş olmalı ki hızla oradan uzaklaştı. Çılgınlar gibiydi, son hızla koşuyordu.
222 
 Köpeğin Adı Badi - 28  (Ömer Faruk Hüsmüllü)

O gece geç yattı. Tabii sabahleyin de geç kalktı. İşe giderken öğlen çoktan geçmişti. Sadece o gün değil ondan sonraki günlerde de, işini kaybettiğinde sabahleyin erkenden camii avlusunda soluğu alan Cafer Aga öğlen olmadan işe gitmedi.
223 
 Köpeğin Adı Badi - 48  (Ömer Faruk Hüsmüllü)

Keşke okumasaydım. Çünkü şimdi bir türlü “Acaba Kenan Baba öleceğini anladı da mı böyle yazıyor?” sorusunu aklımdan atamıyorum.O ölürse ben ne yaparım? Halim nice olur!
224 
 Köpeğin Adı Badi - 61  (Ömer Faruk Hüsmüllü)

Tam o sırada arka arkaya üç patlama sesi duyuldu. Sanki patlamanın açıklaması orada yazıyormuş gibi herkes gözlerini açarak birbirinin yüzüne baktı. Bomba mı atıldı yoksa tabanca ile ateş mi edildi? Bu da seri katilin işi olabilir mi?.
225 
 Hergele Mustafa'nın İlkel Hikayesi  (Cumhur Çırnaz)

Bir sahil hikayesi...
226 
 Kim İçin Yaşıyorum  (Çağlar Sertakar)

İlk hikaye denemem eleşitrilerinize gerçekten ihtiyacım var
227 
 Demokratik Deliler Devleti - 10  (Ömer Faruk Hüsmüllü)

-Ülkeleri deliler idare etmeli!-Zaten öyle değil mi?
228 
 Çapulcu Manyak - 6  (Ömer Faruk Hüsmüllü)

Duruyorum. Önümde büyük bir çukur var. İçi kesilmiş koyun, keçi, inek, at, eşek, deve kafası dolu. Belki başka hayvan kafaları da vardır. Bunlar ilk bakışta dikkatimi çekenler.
229 
 Göçe Göçe - Kızılpınar'da Çocuk Oyunları - 40  (Ömer Faruk Hüsmüllü)

Durumu anlayan ninem, hemen beni bir kolunun altına sıkıştırıp, ineklerin yanındaki nispeten temiz bir yere bıraktı. Sonra iki metre ileride, kotara adını verdiği etrafı tahtalarla çevrili eğreti bir yerin kapısını açtı. Oradan kara ineğin yavrusu, bir ok gibi fırladı, benim ayaklarımın dibinden hızla geçip annesinin memelerine sarıldı. Kıtlıktan çıkmış gibi, emiyordu memeleri. Ufacık, çok sevimli bir hayvandı. Temizdi, çünkü annesi o emerken her tarafını yalıyordu. İncecik beyaz-siyah karşımı tüylerine dokunmak istediysem de kara inekten korktum. Belli mi olur, bana bir boynuz atabilirdi.
230 
 Köpeğin Adı Badi - 64  (Ömer Faruk Hüsmüllü)

Ben bunları düşünürken o, yerinden kalktı; bana zarar verir korkusuyla duvar kenarına çekildim. Belki yanılmışımdır, adam etrafı seyretmek ya da aşağıya inmek için ayağa kalkmıştır. Hayır yanılmamışım. İşte üzerime doğru geliyor ve iyice yaklaşınca da sol ayağını kaldırııp kafama vuruyor.
231 
 Çaresizliğim Kuş Olmuş Uçuyor  (Nidanur Küçük)

sabah umuttu,yeni bir başlangıçtı,her şeyin hayırlısıydı
232 
 Göçe Göçe - Göçmenler Tifüsten Kırılıyor - 24  (Ömer Faruk Hüsmüllü)

Burada her gün yüzlerce insan ölüyor. Bulaşıcı bir hastalık varmış: Tifüs. Bitler vasıtasıyla bulaşıyormuş; tehlikeli, öldürücü bir hastalıkmış. Bizim kafileden de beş gün içinde bu hastalıktan on üç kişi öldü. Karımın da bu hastalığa yakalanmış olmasından endişe ediyorum.
233 
 Köpeğin Adı Badi - 40  (Ömer Faruk Hüsmüllü)

Çukur bitti. Ve kendimi okyanusun derin sularında buldum. Dev gibi dalgalar beni oradan oraya savurdu. Bir geminin bana doğru yaklaştığını görünce kurtulacağım umuduyla sevindiysem de gemi durup beni almadı. Görmemiş de olabilirler. K
234 
 Dönemeyen Bir Dönme Dolap - 9  (Ömer Faruk Hüsmüllü)

Izgara et kokusu geliyor burnuma. Az ileride salaş bir kebapçı gördüm. Küçük bir baraka, iki masası var dışarıda. Birinde iki kişi karnını doyuruyor,
235 
 Çapulcu Manyak - 7  (Ömer Faruk Hüsmüllü)

Hayata bağlı değilim, ölümden korkmuyorum; gideceğim yerin buradan daha kötü olmadığından eminim. Cennete cehenneme inanmıyorum, ama gideceğim yerde sonsuz bir sükunete kavuşacağımı biliyorum.
236 
 Köpeğin Adı Badi - 34  (Ömer Faruk Hüsmüllü)

Birkaç tavşan yakalamamızın dışında sözü edilebilecek bir avımız olmadı. Sayımız beşe indi, çünkü bir arkadaşımız açlığa ve soğuğa dayanamayıp öldü. Bazılarına garip ya da iğrenç gelebilir ama biz o ölen arkadaşımızı yedik. Sonra da, sırada kim var, diye birbirimizin gözünün içine bakar olduk.
237 
 Göçe Göçe - 4  (Ömer Faruk Hüsmüllü)

Şaman çok da ağır bir konuşma yaptı. “Türkün topraklarını terk etme hakkı bulunmadığını, her ne pahasına olursa olsun yurdunu savunması gerektiğini, ölümden kaçış olmadığını; o yüzden de bu kutsal topraklarda ölmenın bir şeref sayılacağını, ölülerimizin bu topraklara sahip çıkacağını ve bir gün mutlaka gene Türkün bayrağının bu topraklarda dalganacağını, böyle bir kaçışı Gök'ün yüce ruhu olan Tengri'nin de istemediğini” söyledi.
238 
 Çapulcu Manyak - 8  (Ömer Faruk Hüsmüllü)

Mutfağa doğru koşturuyorum. Ocağı yanık unuttum sanıyorum. Bakıyorum, düğme kapalı konumda, çaydanlığın altında ateş yok; yani söndürmüşüm. Her ihtimale karşı çaydanlığı ocağın üzerinde alıp tezgahın üzerine koyuyorum.
239 
 Demokratik Deliler Devleti - 16  (Ömer Faruk Hüsmüllü)

Mucit, bugüne kadar gözle görülür, elle tutulur bir icatta bulunmamış olmasına rağmen, gelmiş geçmiş en büyük icatları yaptığı iddiasındadır. Neredeyse tekerleği bile kendisinin bulduğunu sanmaktadır.
240 
 Dönemeyen Bir Dönme Dolap - 4  (Ömer Faruk Hüsmüllü)

Birkaç yüz metrelik yeri düşe kalka bir saatte katettiler. Baban birkaç kere de ebeyi sırtına almak zorunda kaldı.

Önceki Sayfa  1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17  Sonraki Sayfa




son eklenenler
Kalbimde Bir Sancı
Onur Altan
Roman > 1. Bölüm
Yankı
Ahmet Odabaş
Roman > 1. Bölüm

 


 


Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © , 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.