"Bir şey kaldı gecelerden birinde
Senden.
Öncesinde bilinmemiş bir şey ,
Silinmez bir ses gibi giden...
Kelimelerden büyük , kelimelerin içinde,
Bir şey kaldı senden
Yaşamalar 'ın arasında kaçamaklı."
Demiş Özdemir Asaf , bilmem hangi günün , mevsimin sabahında , öğleninde ve hatta akşamında...Kaçamak sevdaların , kaçılası sevdaların damakta bıraktığı buruk tatla. Dil ve damağın acıya meyili , gırtlakta bıraktığı sızı ve fakat hareketlenen tükürük bezleri arasında. Öncesinde yaşanmamış heyecanların , gözyaşlarının , kıvranışların tadı hem buruk hem ışıltılı bir gülümseme olmuş gözbebeklerinde belki de...
Sevda kıpkırmızı gelir , hazanla gider... Kuruyan yapraklarla savrulur belki sevda. Gümüş rengi gök kubbe altında , sevgilinin elidir içini ısıtan ve belki de o tek kıvılcımdır soğuk gecelerde bir yorgan misali üzerine örttüğü...
Deniz maviden uzaklaşırken ve güneş artık egemenliğini yitirirken ölümlülerin diyarında , bir deniz kıyısında titrer sevdalı yürekler. Ayın en dolun hali kışkırtır bedenleri. Gelesi gidesi olan duygular dalgalanır tenlerde. Aranan , bulunan ve belki de en özel anda kaybedilen sevdalar gökyüzünü aydınlatır. Yıldızlar kayarken , bir sevda ölür samanyolunda ve bir başka sevda için umuttur her kayası gelen yıldız.
Her cenazenin yaşamın önemini hatırlattığı gibi , kayan bir yıldız da hatırlatır sevdanın özelini. Gidenin ardından eskiyi aramaya çıkmak , 100. adı aramaya benzer...Şeytan , olmadığına inandırarak ele geçirir ya insan oğlunu ; ve sonrasında belkilerle düşülür ya peşine ; sevda da belki de peşine düşülen bir isimdir sadece...
" Sevda " nın adı var belki de sadece. Ve biz yaşamın kıyısında yaşadığımız duyguları bu adla anmak isteriz. Her geçen ad , bir başka ada denk gelene kadar : " Acı "...
Acıyı oyuna dönüştürür her ölümlü bir dönem . Acıtası vardır veya acıtılası. Gelirken , gidene ; giderken gelene dönüktür kalbi...Ve en iyi oyuncu memoryde en özel , en unutulmaz sevgili diye kaydedilir. Biri dursa , diğeri gelse ; veya herkes 100 km. hızla giden iki farklı araçla farklı yönlerden aynı istikamete yola çıksalar ; çayların şirketten olduğu bir durakta buluşsalar ....
Ve sevda insanoğlunun en acımasız , en acınası , en kalleş , en saf , en , en , en oyunu olmasa....