BİR GARİP HAL
Yürüyorken usulca hakkın doğru yolunda
Durmayanı kovalar duranları taşlarız
Her gün öğrensek bile şu hayat okulunda
Öyle vurdumduymazız suda mısır haşlarız
Kimin dilinde şükür kimin dilinde niyaz
Gökyüzü sırılsıklam kalbi yaksa da ayaz
Karaları aklarız kağıdımız bembeyaz
Alıp kalemi ele yazmaya da başlarız
Yüzyıllık bir uykuyla boğuşuyorken beşer
Doğruluğun ön sözü yanarak yere düşer
Öfkenin kapısında kalpleri soğutur şer
Yalanları yüklenir dürüstlüğü boşlarız
Hayaller gökyüzüne sürüklenip varınca
Ölümün kıyısına su taşır bir karınca
Düşler gerçek peşinde ayrılığa durunca
Önümüze gelene kapı açar hoşlarız
Ben diyenler yenildi hayat denen bu maçta
Yaprak bile yük olur yalnız kalan ağaçta
Üç günlük bir dünyada haksızlık ki revaçta
İyilik gergefine kötülüğü işleriz
Rasim YILMAZ
16.01.2018