ÇIKAR ÇATIŞMALARININ ORTASINDA KAYBOLMAYIN
Çıkar, insan yaşamında yer bulan fikir alışverişinin ve
yerine getirilebileceği fikri inancının oluşturduğu isteklerden
ibarettir.
Bazı şahısların şu olumsuz fikri benimsediklerine de şahit oluyoruz.
Hayatın yörüngesinin bu çıkarlardan ibaret olduğu düşüncesini benimsemektedir.
Dünyanın bu çıkarlar üzerinde döndüğünü sanan kimselerin olduğunu
kuşkusuz biliyoruz; fakat bu yanlışlığın insanları büyük bir yangına götürdüğüne de
birebir şahit olduğumuz aşikar.
Gözden kaçırılmaması gereken önemli bir gerçek var:
Bilinmelidir ki çıkar çatışmaları yüzünden hesabı yapılması imkansız
kayıplar, hayatımızı karanlığın içerisine sürüklemektedir.
Bu karanlıkların yer bulmaması için insan hayatında yer bulan çıkar
çatışmalarına meydan verilmemelidir.
Bunlara göz yumulduğu takdirde telafisi mümkün olmayan kayıplar
yüzünden dünyamızın alt üst olacağı her daim unutulmamalıdır.
Hayatımızı işgal etmesine izin verilen çıkar çatışmaları yüzünden
karanlıkların dünyamızı terk etmeyeceğinin de bilinmesi gerekmektedir.
Biz bu çatışmaların yok olması için harekete geçmediğimiz müddetçe, her
günümüzün aydınlıklarla vedalaşarak karanlıklar içerisine
sürükleneceğini göz ardı etmememiz lazım gelmektedir.
Hayatımızın çıkar çatışmaları yüzünden mutluluk dolu günlere hasret
kalmasına müsaade edilmemelidir.
İnsanların çıkar çatışmalarına kurban edilmesine müsamaha gösterilmesi,
cehalet rüzgarında savrulduğuna dair bir göstergedir.
İnsanlar sözü geçen çıkar çatışmalarına kurban edilmemelidir.
Yaşamımızın bir değirmende buğday misali öğütülmesine müsamaha
göstermemiz halinde bizler, bomboş karanlık bir dünya içerisinde oradan
oraya savrulmaktan kurtulamayız.
Sözünü etmiş olduğum çıkar çatışmalarına müdahalede bulunulmadığı
sürece, doğanın kalbinde sebep olduğumuz kirlilikler durmaksızın devam
edecektir.
Biz, bu katillere engel olmazsak; denizlerde yaşayan canlıların, karada
ormanların, gökyüzünde uçan kuşların yok edilmesine seyirci kalma
tercihinde bulunursak, vicdanlarımız tarafından yargılanmamız devam
edecektir.
Kalplerimizin haykırışları son bulmayacak, bir ömür suçluluk duygusuyla
baş başa kalacağımız unutulmamalıdır.
Çıkar çatışmalarına müdahale etmek de üzerimize düşen görevlerimizin
başında gelmektedir.
Biz vazifelerimizi yerine getirmediğimiz sürece hayatımızda bahsetmiş
olduğum çatışmalar yer almaya devam edecektir.
Kalplerimizin menfaatlerini gözetemememiz bizi büyük bir zarara uğratacaktır.
Hesapsız adım atmamak, bizi sözü geçen çıkar çatışmalarının içerisine
sürüklemektedir.
Sahip çıkamadığımız menfaatlerimizi, kıymet bilmeyenlerin eline teslim
etmemiz halinde telafisi mümkün olmayan kayıplara mahkum olacağımız
göz ardı edilmemesi gereken bir gerçektir.
Çıkar Çatışmalarının Ortasında Kaybolmayın
çıkar, insan yaşamında yer bulan fikir alışverişinin ve yerine getirilebileceği fikri inancının oluşturduğu isteklerden ibarettir.