öyle sinsi
öyle baştan çıkartıcı bakma Eylül
çevirme hüzünlü gözlerini gözlerime
devrilme sarı bir dağ gibi üzerime
kaldıramaz yorgunluğum ağırlığını
bensiz gez şehirleri- köyleri
bensiz ıslanın sırılsıklam
çünkü hiçbir tonun gerçek değil
hiç bir duygu selin
ıslatamaz kurak yalnızlığımı
günden güne büyüyen
simsiyah bir boşluk içinde
yaşamın ölümle iç içe girdiği
çorak bir toprakta kök salıyor varlığım
beni bana bırak Eylül
zamanı kendine çekebilirsin
ama beni çekme hüznüne
çünkü her gelişin
yüreğimdeki filizleri kırıyor
sonra küsüyor tutunduğum dallarda
tek -tek kuruyup düşüyor
çürüyen umut yapraklarım
ve boğazımda intiharın üşüten parmakları
sonrası yine ayaz
sonrası yine ölüm..
19/Eylül/2007
Figen YARAR
Avşa Günlüğüm