GİDERAYAK
Gelmesinden korktuğum
Son ayrılık / sonsuz ayrılık
Nöbet tutuyor başımda,
Yakındır dönüşü olmayan yere yolculuğum.
İnişleri tutulmuş bir yokuşun
Doruğundayım tek başıma,
Varamayacağım ovalarda kaldı
Gençliğim / çocukluğum.
Dalından düşen bir yaprak
Ne kadar istese de yaşamı solumak,
Nasıl ki bir daha dönemezse ağacına,
Benim de / imkânı yok geri dönüşümün.
Yaşam / kopan bir keman telidir içimde,
Türkümün dindi sesi,
Dudaklarım yabancısıdır eski gülüşümün.
Hiç olmazsa / son defa çal kapımı,
Karanlıklarıma
Razıyım / cılız da olsa bir ışık yak,
Zaten bir alacakaranlık değil midir kavuşmak?
Gelince / ceylânların suya inme vakti,
Aşkımızın başı için,
Döktüğüm onca gözyaşı için / gel!
İnadı bırak....
Yıkanıyorken mehtap akan derede,
Denizin kıyıya vurması gibi / okşayarak,
Usulca dokun tenime
İncitmekten korkarak.
Islak dudaklarını değdir dudaklarıma
Bir defacık mutlu et beni giderayak.