- Gölge
gölgesi ile sokak lambası arasında duruyordu adam.......
oradan soruyordu sorularını
ve gölgesinden okunuyordu şiddeti sayfalarının
şimdi zamanıydı
ya da hiç olmadığı gibi
zamansızlığı
başıboşluğun!
bu gün değiştirmeliydi
ya da birgün
bu ilginçliğin devrini
tarihi değiştirenler gibi
eli seyrek saçlarına dokundu
çekti, çekti,çekti, gölgesinden bir çığlık yükseldi
bakışları hiç değişmedi....
ne kadar uzaktaydı o'nlara ?
düzen kuranlar nerde yaşardı?
maskeler düşseydi ahhh
silahına sarılsaydı ansızın
sayfaları doldursaydı hiç durmadan
ve yorulmadan gölgesi
nasır tutmuş parmaklarından kan damlasaydı
_ da bir damla kanını azaltabilseydi
her gün gölgesinin gardı biraz daha düşen insan olmanın
bu çağrışımlardan şehir kursaydı
sadece baykuşların ötmediği şehirler
orada yaşasaydı bir güzel dilber
bir de dilberin dizinin sıcaklığını seven bir er
ve çocukları
ve torunları
ve insanoğulları
etrafına baktı,
havâi fişekler,koşturanlar
belden düşen pantolonlar
üzerine basılan sokağın çocukları
ellerine tutuşturulmuş yeni yıl heyecanı
noel babalar
şaron dedeler
ve bellerinden içeriye süzülen zehir
tenlerinde alkolün saflığı
ne deseler inanır nasıl olsa
bu serdengeçtiler!
ne at kalmış kutsal
ne silah
ne de avrat kalmış berrak
bir avuç gözyaşı yâr
bir avuç gözyaşın var aklımda
ağlıyorken sen anasızlığa
sürüler geldi sonra gözümün önüne
bir kavalın sesine inanan
bir de çobanına
okyanuslar ardında zavallı adamlar
güçlü görünürler uzaktan
yakından meymenetsiz birer yüzdüler
uşak olmanın zavallı telaşı avuçlarında
her gün biraz daha zehirlendiler
biri o'nun uşağı
diğeri o'nun bunun
ne idiği belirsizdiler
aynalarda vicdansızdı bedenleri
suları kirleten pisliktiler
şimdi okyanusalara sığmaz elleri
buralara kadar eğildiler
nasıl sığacak çukura bedenleri
farkında değildiler!
...........................................................................zafer öldürdüğünde değil
.....................................................................öldürüldüğünde gülen gözlerindir!
.....................................................................rahat uyu emmoğlu!
...........................mezarında ki kuşların su içtiği oluğa yağmur yağıyor!
..........birde bu karadeniz türküleri adamı kanser yapıyor
.........ne yapmalı bilmem çernobilleri
........ya bu tütün reklamlarını
..........bu boynu bükük şişeleri
.........bu deneme tahtası gibi görünen bizleri ne yapmalı
........ söküp amblemlerini yerlerinden
.......ellerine mi tutuşturmalı
............çıplak mı dolaşmalı ulan
.........gölgenizin karartmadığı bir sokakta mı yatmalı
..........şaha kalkmış aslanlarınızı sirke mi kapatmalı ! ! ! ! ! ! ! ! ! ! ! ! ! ! ! ?
..........ya zeytin dalınızı? ?
.........ya sütunlarınızı? ?
.........aklıma geleni söylesem beni de vurur musun bir gün sokaklar ortasında?
..........kime kalır üstlenilişim?
........siz yârin eline düşen yarısı kırık parmaklarımın hesabını yaptınız mı?
............henüz yazacak çok gücüm var de mi?
............henüz yıkılacak çok tabunuz!
.............ama bitmeyecek bizim yarınlarda çocuklarımız
............bir yağızımız olacak değil mi sevgili
...........bir Yağız'ımız
..........bir çok yazımızın yanında
........bir de yarınımız
bu bir şiir mi diye soracak olursan sevgili
......değil di
ve ben de şair değildim
bu gün içini döken esir bir gölgeydim
Ali Aydoğdu
