O Annene Söyle, Çocuğun Aklına Bunları Sokmasın (2)

Görünen o ki, çocuk sorusuna sıkı sıkı asılmış durumdadır; çocuğun ninesi onun başını okşayıp, yüzüne yalansız bir buruk gülüş kondurdu: Çocuğu kaçıranlar, kötü insanlar. Onun organlarını çıkartıp başka ülkelere satıyorlar. Aman oğlum, sakın yalnız başına dolaşma. Ortalık çok kötü. Bir yere gideceğin zaman anne ve babandan izin al. Seni yalnız görürler, kaçırırlar çocuğum.

yazı resimYZ

Görünen o ki, çocuk sorusuna sıkı sıkı asılmış durumdadır; çocuğun ninesi onun başını okşayıp, yüzüne yalansız bir buruk gülüş kondurdu:

Çocuğu kaçıranlar, kötü insanlar. Onun organlarını çıkartıp başka ülkelere satıyorlar. Aman oğlum, sakın yalnız başına dolaşma. Ortalık çok kötü. Bir yere gideceğin zaman anne ve babandan izin al. Seni yalnız görürler, kaçırırlar çocuğum.

Küçük çocuğunun gözlerinde şimdi de merak kaybolmuş, korkuya benzer bir duygu rengi yerleşmişti. Hafiften titremişti de

Beni kandıramazlar anneanne, ben onlarla gitmem.

Yaşlı kadın torununu koruma duygusuyla sarıldı. Daha geçen gün televizyonda 2 kayıp 4-6 yaşlarındaki çocuğun hala bulunamadığını izlemiş, üzülmüştü. Aileleri kim bilir ne perişandılar? Yüksek sesle, Allah korusun, diye düşündü. Çocuk havada asılı sözcükleri kapıvermişti bile

Anneanneciğim, kimi Allah korusun!

Yaşlı kadın zeki, meraklı, afacan torununa bir kez daha öpücük kondurdu:

Ohh, misler gibi evlat kokuyormuş benim torunumTabi seni ve kardeşini korusun Allah yavrum. Ama sen aklını da kullanmalısın. Mesela, o kötü insanlar seni yalanlarla kandırabilirler. Dikkatli olmalısın, sakın anne ve babanın elini kalabalık yerlerde bırakma oldu mu yavrum?

Çocuk inatla anneannesine karşı çıkar:

Yoo, beni kandıramazlar anneanne. Ben onların yalan söylediğini hemen anlarım.

Yaşlı kadın hafiften gülümser, sonra da torunu ile sözlü oyuna girişir:

Hadi gel seninle küçük bir oyun oynayalaım. Ne dersin?

Çocuk zıplar sevinçten. Ellerini çırpar.

Hadi oynayalım anneanne. Oyunun adı ne olsun?

Oyunun adı, -Pazarda kaybolan çocuk- olsun mu?

Olsun

Sen ve ben pazara gittik. Pazar çok büyük ve kalabalıktı. Ben alışveriş ederken senin elini bıraktım. Satıcılarla konuşurken sende oyuncaklara daldın, pazarda bensiz yürümeye başladın. Birbirimizi kaybettik. Sen bu durumda ne yaparsın?

Evimin yolunu biliyorum, hemen eve giderim.

Anneanne bir önceki gibi başını iki yana sallayıp, doğru yanıtın o olmadığına dair olumsuz tavrını sürdürdü:

Hayır, bu imkansız!"

"Ama neden anneanne? Sen benim sesimi duyar, yanıma gelirsin..."
Anneanne gülümser:

"Ah kuzum benim. Düşünsene bir, Bir kere, pazar hem kalabalık, hem de gürültü çok fazla Ve senin kaybolduğunu anlayan kötü insanları bir mıknatıs gibi üzerine çekersin. Hadi biraz daha düşün. Ne yaparsın o durumda?

Devam Edecek

E.P

Başa Dön