"Yaratıcılık, beynimin en tuhaf köşelerinde saklanan, asla ödenmeyecek bir borçtur." – Dorothy Parker"

Seven ve Sevilen

seven, sevileni yalnız bıraktığını düşünürken aslında hem kendisini hem de sevdiğini yalnızlığa itmiş olur...

yazı resimYZ

Bazen sevdiğinden kaçmak ister insan. Aslında niçin kaçmak istediğini kendisi de bilmez. Sadece gitmek ister, hepsi bu. Gitmek... Sevdiğinden olabildiğince uzaklara gitmek. O olmadan yeni bir hayata başlayabileceğini düşünmek ve bunu kendine ispatlamak. Giden her ne için giderse gitsin, bir şeyi çok iyi biliyordur: sevdiğini asla unutmayacağını/unutamayacağını. Bazen şartlar gitmesini gerektirir. Eğer kalırsa bunun ikisi için de kötü olacağını düşünür. Kalırsa ikisinin de acı çekeceğini. Bu yüzden,sırf bu yüzden, sevdiğini üzmemek, onu hiçbir şeye zorlamamak için seven gider. Sevilen arkada kaldığını düşünse de aslında durum böyle değildir. Sevilen her zaman sevenin yanındadır. Ruhu, varlığı hayalden ibaret de olsa seveni asla bırakmaz. Seven ne kadar uzakta olursa olsun sevdiğine hep yakındır. Hep yakın olduğu için de sevdiğini unutamaz ya.

KİTAP İZLERİ

Nohut Oda

Melisa Kesmez

Melisa Kesmez’in ‘Nohut Oda’sı: Eşyaların Hafızası ve Kalanların Kırılgan Yuvası Melisa Kesmez, üçüncü öykü kitabı "Nohut Oda"nın başında, Gaston Bachelard'dan çarpıcı bir alıntıya yer veriyor:
İncelemeyi Oku

Yorumlar

Başa Dön