"Yarınki gazetede ne yazıyorsa, bugünkü gazetede de aşağı yukarı aynısı yazıyordur." — Mark Twain (Kurgusal)"

Sılâdan Çıkmayan Bilmez Gurbeti

yazı resim

Sılâdan Çıkmayan Bilmez Gurbeti

Güzel düşlerini böler kâbusu,
Sılâdan çıkmayan bilmez gurbeti.
Gözlerine vurur, gönül buğusu,
Sılâdan çıkmayan bilmez gurbeti.

Bedeni bitirir, rûhuna siner,
Hayat katılaşır taşlara döner.
Sineler yanarken ocaklar söner,
Sılâdan çıkmayan bilmez gurbeti.

Bazen zincir olur, bağlar elini,
Kör bir bıçak olur, keser dilini,
Bitmez kâhır olur, büker belini
Sılâdan çıkmayan bilmez gurbeti

Nedenler, nasıllar kolay da yine,
Cevap bulamazsın asıl, niçine,
Yıldız yıldız, ateş düşer içine,
Sılâdan çıkmayan bilmez gurbeti.

Sinende dermansız, yara açılır,
Umudun yerini öfke, hınç alır,
Çoraklaşır hayat, gönlün boş kalır,
Sılâdan çıkmayan bilmez gurbeti.

Araya girerse uzun bir zaman,
Unuturlar seni, hısım, akraban,
Yakın arkadaşı bulursun yaban,
Sılâdan çıkmayan bilmez gurbeti.

Özlemde boğmaktır gurbetin huyu,
Ekmeği yenmez ki, içilsin suyu,
Karanlık lâbirent, dipsiz kör kuyu,
Sılâdan çıkmayan bilmez gurbeti.

http://ayszbozkrlarnkavrukcocugu.blogspot.com/

Özcan İşler

]

KİTAP İZLERİ

Dokuzuncu Hariciye Koğuşu

Peyami Safa

Acının ve Istırabın Edebiyatı Peyami Safa'nın "Dokuzuncu Har-iciye Koğuşu", hastalığın pençesindeki insan ruhunun zamana meydan okuyan bir keşfi olmaya devam ediyor. Edebiyatın en temel işlevlerinden
İncelemeyi Oku

Yorumlar

Başa Dön