"Ben bugüne kadar doğru dürüst hiçbir şey başaramadım. Ama en azından, herkesin saçmalıklarını not ettim." - Mark Twain"

Yağmura Tutsak - XI

Hiç kimsenin bilmediği bir aşkın içindeyiz / Hiç kimsenin cesaret etmediği biçimde ...

yazı resim

Hiç kimsenin bilmediği bir aşkın içindeyiz
Hiç kimsenin cesaret etmediği biçimde
Hani demiştim sana,
Karanlık, düşerim tutmazsan ellerimden
Bırakmayacaktın ellerimi
Nereden bilecektin ki
En büyük düşmenin, sessizliğinden geleceğini..
Hani susma bu kadar demiştim
Bu sessizlik ölüm geliyor demiştim
Küsmüştük birkaç gece,
Sen bensiz, ben sensiz kalmıştık
Belki başından beri yalnızdık.
Sen bana, ben sana söyleyemedik.
Biz uzaklardayken bile,
Bedenlerimiz konuşuyorken,
Göz göze neyi konuşabilecektik ki biz?
Gücüm yetmiyor artık.
..ve hiçbir mantığı yok bu sessizliğin.
Düşüyorum bak,
Derin, dipsiz bir kuyudan aşağıya
Daha da karanlıklara gidiyor ruhum.
Göz yaşların şimdi ip olsa ardımdan,
Yetişemez ağırlığına yüreğimin.
İçinde tonlarca karanlık, yalnızlık
Demir tadında hüzünler ..
Nasıl yetişir ellerin, ya ağlayışların.
Şimdi hepsi boş sevgilim.
Yorma yüreğini, ne de beni.
Dürüst olmuş, söylemiştim.
Düşerim, biliyorum kendimi.
Küçük sevinçlere aç, kelimelere hasret,
Gideceğim ölürsem ben bu dünyadan demiştim.
Söylemiştim de ya duymamıştın,
Ya da duyar gibi yapıp
Aşacağız hepsini beraber demiştin.
Düşüyor, düşüyor, düşüyorum ..
Neyse ki yağmur tutuyor ellerimden
Her zaman olduğu gibi
Bu kadarda olmaz ki
Yine seni seviyorum, yağmur
Bir senden gidemiyorum, bir senden.
Yine yağmur tutuyor ellerimden.

-=-
18.AgustoS.2oo2

KİTAP İZLERİ

Engereğin Gözü

Zülfü Livaneli

İktidarın Göz Kamaştıran Işığı ve Bir Hadımın Gözünden Saray Zülfü Livaneli’nin, okurunu XVII. yüzyıl Topkapı Sarayı'nın loş ve entrika dolu koridorlarına davet eden romanı "Engereğin
İncelemeyi Oku

Yorumlar

Başa Dön