"Bir yazarın işi, gerçeği söylemek değil, gerçeği ikna edici kılmaktır." – Isaac Asimov"

Yeni mi, Korku Mu, Deneme mi?

Yeni bir 'an' aldım aslında...

yazı resim

Yeni ne söylemeli?
Yeni neyden korkmalı?
Nesiller boyu biri bir şey dedi, diğer biri ondan korktu. Hem söyleyenden hem söylediğinden korktu. Böyle yönetmedik mi, yönetilmedik mi?
Ardından korkumuz zamanla form değiştirdi ve ilk korktuğumuz olağan oldu.
İyi ama bu söylediklerim yeni mi? Size korkacağınız bir şeyler söylemeliyim.
Örneğin; ‘Korkmamaktan korkun’.
O korku ki sizi bazen toplum dışı olmaktan bazen bir tuğladan korur hatta yeri gelir ölmekten korur. Ama galiba en önemlisi cehennemin dibine gitmekten korur.
Peki yeni bir şey mi korkmamaktan korkmayı salık vermem ya da sadece söyleyiş biçimim mi yeni?
Hem niye yeni bir şey söylemeliyim ki? Her nesne, her düşünce, her yapıt; her gerçekleştiği anda yeni değil midir aslında? Her korku yeni bir korkudan gelip, yeni bir korkuya gitmez mi?
Gecenin bir vakti ne gereksiz bir yazı oldu... Yazının adı üstünde yo aslında türüne isabet ‘deneme’.
Denedim ama neyi?...

KİTAP İZLERİ

Esir Şehrin İnsanları

Kemal Tahir

Kemal Tahir’in İşgal İstanbul’unda Parçalanan Bir Ruhun Portresi Bir imparatorluk çökerken geride kalanların ruhunda açılan yaraları, bir ulusun en karanlık anlarında kendi kimliğini nasıl aradığını
İncelemeyi Oku

Yorumlar

Başa Dön