Yazmak,düþünmek gibidir;kaðýdý kaleme deðdirmen yeterlidir bazen ve akýp gider harfler bir gölün üstünde giden sýralý kuðular gibi. Gözünü açtýðýnda okyanuslara açýlmýþ,türlü balýklarýn bahçesine misafir olmuþtur o kuðular. . . Ama öyle bir an gelir ki;kýpýrdamaz kalem,bileðini sýkýca tutar sanki bir el. . . Bir yazarýn týkanmasý hiçbir þeye benzemez. Týkanan lavaboyu açarsýn,logarýn altýna yetiþir vidanjörler,trafikte yardýma koþar emniyet þeridi,fakat yazarla kelimelerin arasýndaki o duvar kalkmadýkça bitmez týkanýklar. Bir çocuðun topunun dikenli tellerle çevrili bahçeye kaçmasý gibi. Tek sorun zamanýn akýþýný beklerken fýrtýnanýn dalgalarý harekete geçirebilme ihtimalidir. Ýnatla beklenir o tellerin etrafýnda,aþýlmaya çalýþýlmaz duvarlar. Bilmektedir yazar uygun bir zamanýn olduðunu ve o zamanda bahçenin sahibinin çýkýp geleceðini. Çünkü kendi özgürlüðüne kavuþurken baþka özgürlükleri yok etmek üzerine kurulu deðildir yazarýn felsefesi. . . Ve doðru zamaný yakaladýðýnda baþlar fýrtýna,sörf tahtasýnýn üstündeymiþ gibi dans edilir dalgalarla,çözülür beyindeki zincirler,kanat çýrpar en beyaz kuþlar saçlarýnýn üstünde. Böyledir yazmak bir yazar için;ekmek gibi,su gibi vazgeçilmez, havadaki gizli kelimeleri nefesle çekmek gibi ciðerlerine. . .

Etkilendiði Yazarlar:
Cezmi ERSÖZ,Nazým Hikmet RAN,Can YÜCEL,Ümit Yaþar OÐUZCAN,Edip CANSEVER,Özdemir ASAF,Ahmed ARÝF,Cemal SÜREYYA